9. Hukuk Dairesi 2012/2646 E. , 2014/6769 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ADANA 1. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/12/2011
NUMARASI : 2011/242-2011/925
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı işyerinde 1998 yılından beri çalıştığını, market görevlisi olarak görev yaptığını, müvekkilinin haftanın 6 günü 08.30-17.30 arası çalıştığını, genel tatil günlerinde izin kullandırılmaksızın çalıştığını, işin mahiyetinin izin kullandırılmaya elverişli olmadığını, çalışma süresinin hiçbir mola olmaksızın kesintisiz olduğunu, davalı işverenin müvekkilinin genel tatil haklarını kullandırmadığını, fazla çalışma yaptırmasına rağmen ücretlerini ödemediğini iddia ederek fazla mesai ücreti ile genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının işe başlarken imzaladığı iş akdinin ödemelerin kapsamı başlıklı 7.2 ve 7.3 maddelerinde ödenen maktu ücretin normal çalışma, yasal sınırlar içinde kalan fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmalar kapsadığını açıkça kabul ettiğini, sözleşmeye aykırı davacı talebinin reddi gerektiğini, davacının ücret, bayram ve genel tatil günlerine ilişkin alacaklarının da ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dâhil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir.
Somut olayda taraflar arasındaki iş sözleşmesinin 7.2.3 maddesine göre fazla çalışmaya ilişkin ücretin aylık ücrete dâhil olduğu kararlaştırılmış olup mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının haftalık fazla mesaisi de 3 saat olarak hesaplanmıştır. Bu halde davacının fazla mesaisinin yıllık 270 saatlik sınır içinde kaldığı anlaşıldığından davacının fazla mesai ücret alacağının reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.