Dolandırıcılık - sahtecilik - hırsızlık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/11660 Esas 2016/3951 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11660
Karar No: 2016/3951
Karar Tarihi: 04.04.2016

Dolandırıcılık - sahtecilik - hırsızlık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/11660 Esas 2016/3951 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/11660 E.  ,  2016/3951 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik, hırsızlık
    HÜKÜM : Sanıkların atılı suçlardan beraatine

    Dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Katılanın 2009 yılının Ocak ayında kızlarının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle..."a gittiği sırada, sanık ..."ın, katılan tarafından altı imzalanmış boş senedi çekmeceden hırsızladığı, akabinde senedin boş kısmını diğer sanık ... alacaklıymış gibi doldurduğu ve senet bedelini icra yoluyla tahsiline çalıştıkları, bu şekilde üzerlerine atılı suçları işledikleri idda edilen somut olayda;
    Katılanın dava konusu senet ile ilgili olarak ilk önce Cumhuriyet Başsavcılığına bu senedin silah zoru ile imzalattırıldığından bahisle şikayet dilekçesi verdiği ve hakkında iftira suçundan dava açılıp mahkum olduğu, daha sonra icra takibi sırasında imza itirazında bulunduğu ve ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2009/1082 esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonucunda imzaların kendisine ait olduğundan imzaya itirazın reddine karar verildiği, en son olarak da Cumhuriyet Başsavcılığına, davaya konu senedi imzalayıp boş olarak çekmecesine koyduğu ve çekmecesinden çalındığını beyan ederek çelişkili ifadelerde bulunması ile katılan tarafından senedin boş olarak imzalanması gibi bir olayın hayatın olağan akışına uygun olmadığı, bu nedenle sanıklar hakkında katılanın soyut iddiası dışında her türlü şüpheden uzak somut ve kesin inandırıcı deliller elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanık ... müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 2.640 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesi" fıkrasının eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.