Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9374
Karar No: 2022/492
Karar Tarihi: 31.01.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/9374 Esas 2022/492 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, tapu iptali ve tescil davasında, davacı Hazine ve müdahil Orman İdaresi vekillerinin temyiz itirazlarını kabul etti ve hükmün bozulmasına karar verdi. Mahkeme, kayıt miktar fazlası olan kısımda hatalı değerlendirme yapıldığını ve bu kısımın kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Davanın konusu, Orman Kanunu'na göre devlet ormanı sayılmayan bir taşınmazdı ve etrafı ormanla çevriliydi. Kanun gereği, orman sayılan orman içi açıklık ve boşlukların zilyetlik yolu ile kazanılması mümkün değildir. Bu nedenle, kayıt miktar fazlasının devlet ormanından kazanıldığının kabul edilmesi gerektiği sonucuna varıldı. Kararda, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17/2. maddesi ile orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapattığı, orman içi açıklıkların devlet ormanı olarak sınırlandırılacağı ve bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu bulunmadığı, etrafı ormanla çevrili olan taşınmazların özel mülke dönüşüp, tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün boz
8. Hukuk Dairesi         2021/9374 E.  ,  2022/492 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    ASLİ MÜDAHİL : Orman İdaresi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı Hazine vekili, asli müdahil Orman İdaresi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    2003 yılında yapılan kadastro sırasında ... İlçesi ... Köyü 102 ada 73 parsel sayılı 11588,27 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Kasım 1957 tarihli ve sıra no:10, cilt no:36, sahife no:37 sayılı zabit defterine kayıtlı tapu kaydına istinaden tarla niteliği ile davalılar adına tespit ve tescil edilmiştir.
    Davacı Hazine vekili, taşınmazın zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluşmadığı ve orman olduğu, kayıt miktar fazlası bulunduğu iddiasıyla dava açmış; Orman İdaresi ise taşınmazın orman olduğu iddiasıyla davaya müdahale talebinde bulunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, hükme esas alınan orman bilirkişisi tarafından sunulan raporda dava konusu taşınmazın tamamının 6831 sayılı Orman Kanunu'na göre Devlet ormanı sayılmayan yerlerden olduğunu, dava konusu taşınmazın orman bütünlüğünü bozmadığını, dava konusu taşınmazın hukuki ve aktüel durumunun Devlet ormanı olmadığını belirttiği; ziraatçı bilirkişisinin raporu ile de taşınmazın tarım arazisi olduğunun belirtildiği, her ne kadar dava konusu taşınmazın tapu kayıt miktarı ile kadastro tespit miktarı arasında miktar fazlası bulunmakta ise de bu fazlalığın evveliyatı orman olan veya ormana el atmak suretiyle kazanılmış yerlerden olmadığından davalı taşınmazın miktar fazlasının zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğu, iskan tarihinden itibaren tespitin yapıldığı 2003 yılına kadar 20 yıllık sürenin geçmiş olduğu, dava konusu taşınmazın tamamının orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı Hazine vekili ve asli müdahil Orman İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamı, celbedilen komşu parsel kayıtları, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgu sayfası üzerinde yapılan araştırma sonucunda; dava konusu parsele uygulanan 04.11.1957 tarihle ve 10 sıra nolu tapu kaydı ve geldi kaydı olan 1939 tarih 2 sıra nolu 2510 sayılı Kanun'a göre iskanen verilen tapu kaydının doğu sınırı orman okumakta olup dava konusu taşınmazın doğusunda eylemli 102 ada 116 parsel sayılı orman parseli olduğuna, aynı zamanda dava konusu parselin kuzeyinde yer alan aynı ada 57 parsele uygulanan 02.01.1939 tarihli ve 19 sıra nolu dayanak tapu kaydının güneyde dava konusu parsel yönünün orman okuduğu anlaşıldığına göre kayıt miktar fazlasının devlet ormanından kazanıldığının kabulü gerekir.
    Kanun koyucu, 6831 sayılı Kanun'un 17/2. maddesindeki düzenlemeyle, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin 14/s maddesinde "orman içinde kültür arazileri dışında, insan müdahalesi olmaksızın kendiliğinden oluşan, doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki ve bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren alanların" orman içi açıklık olduğu ve aynı Yönetmeliğin 16/i maddesinde ise orman içi açıklıkların devlet ormanı olarak sınırlandırılacağı öngörülmüştür. Bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ayrıca etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı da tartışmasızdır. Kanun gereği orman sayılan orman içi açıklık ve boşlukların zilyetlik yolu ile kazanılması hukuken mümkün değildir.
    Hal böyle olunca, Mahkemece, kayıt miktar fazlası olan kısmın kabulüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı Hazine ve müdahil Orman İdaresi vekillerinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 31.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi