Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2192
Karar No: 2018/1818
Karar Tarihi: 07.05.2018

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2017/2192 Esas 2018/1818 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2017/2192 E.  ,  2018/1818 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye ceza bedelinin tahsili talebiyle başlatılan icra takibine itirazın iptâli davasıdır. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir.
    Davacı iş sahibi vekili; davalının davacı şirket tarafından yapılan ihale sonucu 26.12.2005 tarihinde imzalanan sözleşme ile davacı idarenin işletmesinde bulunan enerji nakil hatlarının projesini ve kamulaştırmaya esas harita ve planlarının hazırlanması hizmet işini yüklendiğini, iş süresinde yapılmadığından sözleşme hükümleri doğrultusunda davalıya 425110 nolu 32.779,81 TL tutarında ceza faturası kesildiğini, davalının yaptığı işlere ilişkin 19.240,46 TL alacağı ceza faturasına mahsup edilerek kalan 13.359,35 TL"nin tahsili için ... 1. İcra Müdürlüğü 2010/3497 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine ilâmsız takip başlattıklarını, davalının 12.01.2010 tarihli dilekçeyle kesilen fatura ve cezayı kabul etmediklerini bildirerek fatura ve hakedişleri iade ettiğini, davalının yapılan takipte borca, ferilerine ve yetkiye itirazı nedeni ile takibin durduğunu belirterek belirterek davalının itirazının iptâline, takibin devamına ve davalının %40 icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
    Davalı yüklenici vekili; müvekkili şirketin sözleşme edimlerini yerine getirdiğini, sözleşme konusu işlerden olmayan, davalı şirketin kusurundan kaynaklanmayıp nesnel olarak gerçekleşmeyen ve sözleşmenin 18/2. maddesindeki uzatma sebebine uygun gecikme nedeni ile kesilen cezanın usul, yasa ve sözleşme koşullarına uygun olmadığını, gecikmeye konu olan ve sözleşme dışı yapılan işlere ilişkin alacak haklarını saklı tuttuklarını belirterek davanın reddine, davacının %40 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/349 Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine 13.359,35 TL alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, 22.03.2010 tarihinde yapılan takipte ödeme emrinin 06.04.2010 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 09.04.2010 tarihinde yaptığı itiraz üzerine takibin durdurulduğu ve 1 yıllık yasal süresi içerisinde itirazın iptâli davasının açıldığı anlaşılmıştır.
    Dava açıldıktan sonra mahkemece yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 13.12.2011 tarih, 2010/449 Esas, 2011/354 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 05.02.2013 tarih, 2012/3568 Esas, 2013/661 Karar sayılı ilâmı ile “ ...Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna davalının üstlendiği işin ifası sırasında altlıkların sayısal hale dönüştürülmesi işleminin yapılması gerektiği, bunun da davalı yüklenicinin sorumluluğunda olmadığı, sonuçta gecikmenin davalı yükleniciden kaynaklanmadığı açıklanmış ise de, davacı vekili bu rapora itiraz etmiş, dilekçe ekinde Kadastro Müdürlüğü’nün 11.03.2009 tarihli yazısını sunmuş, bu yazıda parsellerin sayılaştırma işleminin yüklenici tarafından yapılması gerektiği açıklanmıştır. Mahkemece, rapora itirazlar konusunda bir değerlendirme yapılmaksızın karar verilmiştir. Yapılması gereken iş, konusunda uzman yeni bir bilirkişiden alınacak rapor ile davacının rapora itirazları Kadastro Müdürlüğü’nün 11.03.2009 tarihli yazısı ve sözleşme ile eklerinin birlikte değerlendirilmek sureti ile davalının gecikmede kusurlu olup olmadığının belirlenerek sonuca varılmasından ibaret iken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir. “gerekçesi ile bozulmuş,mahkemece yeniden yapılan yargılamanın 10.09.2013 tarihli celsesinde bozmaya uyulmuş ve yeniden yapılan yargılama sonucu 10.03.2015 tarih, 2013/178 Esas, 2015/65 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 26.10.2015 tarih, 2015/3199 Esas, 2015/5351 Karar sayılı ilâmı ile “...Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede 9.2. maddesinde sözleşme ekleri sayılmış olup bu ekler arasında “Kamulaştırma haritası ve plan tadilatı yapımına ait teknik şartname” ekler arasında sayılmıştır. Anılan şartnamenin 12. maddesinde sayısallaştırma işleminin yüklenici yani davalının sorumluluğunda olduğu belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilâmına uyulmakla bu ilâmın gereklerinin yerine getirilmesi zorunludur. Buna rağmen sözleşme eki teknik şartnamenin 12. maddesi dikkate alınmaksızın karar verilmesi doğru olmamıştır. Yapılması gereken iş; sayısallaştırma işleminin davalı yükümlülüğünde olduğunun kabulü ile işin tesliminde davalının gecikmesinin olup olmadığının, varsa uygulanması gereken ceza miktarının bilirkişiden alınacak ek raporla hesaplattırılıp sonucuna göre karar verilmesinden ibaret iken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece yeniden yapılan yargılamanın 02.03.2017 tarihli celsesinde bozmaya uyulmuş ve yeniden yapılan yargılama sonucu 13.12.2011
    tarih,2016/791 Esas, 2017/620 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilâmına uyulduktan sonra bozma ilâmı doğrultusunda bilirkişi raporu alınmış, bilirkişi raporunda seçenekli olarak hesaplama yapılmış ve mahkemece herbir işin işe başlama tarihi ve yükleniciye teslim tarihi aynı olmasına rağmen herbir işin yapılma süreleri ve ihale bedelleri, gecikme süreleri farklı olduğundan bölge bölge ayrılmış işlerin gecikme cezasının sözleşme bedelinin tamamının hesaplanmasının hakkaniyete uygun olmayacağından her işin ayrı bedel üzerinden hesap yapılarak davacının alacağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 17.2 maddesinde gecikme cezasının sözleşme bedeli üzerinden hesaplanması gerektiği hüküm altına alınmış olup, her bir bölüm için ayrı bir belirleme yapılmadığından tüm bedel üzerinden hesap yapılması gerekir iken her iş için ayrı bedel üzerinde hesap yapılıp davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
    O halde mahkemece yapılacak iş, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 17.2 maddesi gereğince tüm bedel üzerinden hesaplama yapan 25.04.2017 tarihli bilirkişi ek raporundaki sonuç kısmının 5 nolu bendinde yapılan hesaplama nazara alınarak hüküm kurmaktan ibaret olmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 07.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi