Esas No: 2021/8404
Karar No: 2022/495
Karar Tarihi: 31.01.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/8404 Esas 2022/495 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar, bir taşınmazın kendilerine ait olduğunu iddia ederek orman kadastrosunda orman olarak sınırlandırılmasına karşı dava açmışlar. Mahkeme önce reddedip, sonra temyiz sonrası kabul etmişti ancak daha sonra bu karar bozuldu. Sonuç olarak, yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 4. maddesi ve 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17/2. maddesiyle ilgilidir. Bu maddelerde orman içi açıklıkların özel mülke dönüşme koşulları açıklanmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Orman Kadastrosunun İptali
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar, sınırlarını bildirdikleri ... (...) Köyünde bulunup ekli krokide yeri işaretlenen 25-30 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın kendilerinin zilyetliğinde olduğunu ve yararlarına zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunu, buna rağmen yörede 3402 sayılı Kanun'un 4/3. maddesine göre yapılan orman kadastrosunda taşınmazın orman olarak sınırlandırılıp orman niteliği ile Hazine adına tespit edilen 101 ada 1 sayılı parsel içerisinde bırakıldığını iddia ederek bu taşınmaz bölümünün tapu kaydının iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmıştır.
Davalılar ise davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacıların zilyetliğe dayandıkları, kadastro tespitinin askı suretiyle ilânından sonra hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; davacılar ... ve ...’un temyizi üzerine, ... (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin; 05.03.2013 tarihli ve 2012/13327 Esas, 2013/2287 Karar sayılı ilamıyla hüküm onanmış; anak davacıların karar düzeltilme talebi ... (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 21.04.2014 tarihli ve 2013/4842 Esas, 2014/4850 Karar sayılı ilamı ile kabul edilerek "eldeki dava 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro sonucu orman olarak tescil edilen taşınmaza karşı on yıllık süre içerisinde açılmış olup, kanundaki değişikliğin derdest davalarda da uygulanması gerektiğinden tapu kaydı koşulu aranmaksızın işin esasının incelenmesi" gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmitir.
Mahkemece bozma ilamına kararına uyularak yapılan yargılama sonunda. davanın kabulüne ve dava konusu ... Köyü, 101 ada 1 sayılı parselin 31.01.2012 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen bölümünün tapu kaydının iptali ile bu bölümün davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş, ... (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 2015/5430 Esas, 2016/2053 Karar sayılı ilamıyla özetle "davaya konu krokide (A) harfi ile gösterilen taşınmazın dört tarafı 101 ada 1 sayılı orman parseli ile çevrili olup, çekişmeli taşınmazın 6831 sayılı Kanun'un 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde olduğu, orman içi açıklıkların, devlet ormanı olarak sınırlandırılacağı, 6831 sayılı Kanun'un 17/2. maddesi uyarınca hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda özel mülke dönüşme yolunun kapandığı, bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesinin bu olguyu değiştirmediği, etrafı ormanla çevrili olan taşınmazların özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı, orman içi açıklık ve boşluklar ile orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanların, kanun gereği orman sayıldığı için zilyetlik yolu ile kazanılamayacağı ve özel mülk olarak tescil edilemeyeceği, mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacıların davasının reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kabulü yolunda hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu" belirtilmek suretiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiş; karar, bu defa davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 80,70 TL onama harcının temyiz edenden alınmasına 31.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.