Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı M.. G..Sigorta AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, müvekkiline çarparak yaralanmasına neden olduğunu belirterek tedavi süresince yapılan masraflar için 4.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı M.. T.."dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 4.000,00 TL"nin haksız fiil tarihi olan 31/07/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 4.000,00 TL"nin haksız fiil tarihi olan 31/07/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar M.. T.. ve Z.. S.."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı M.. G..Sigorta AŞ vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı M.. G.. Sigorta AŞ vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2918 Sayılı KTK"nin 99/1 maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları"nın B.2 maddesi gereğince trafik sigortacısının zarar giderim yükümlülüğünün süresi, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren 8 işgünü olarak belirlenmiştir. Bu sebeple usulüne uygun bir başvuru yapılıp yasada belirlenen süre dolmadan trafik sigortacısı bakımından alacağın muacceliyetinden ve dolayısıyla temerrüdünden söz edilemez. O halde mahkemece, davacıların davadan önce davalı sigorta şirketine başvurmadığı gözetilerek dava tarihinden itibaren davalı sigorta şirketinin temerrüt faizinden sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı M.. G..Sigorta AŞ vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı M.. G.. Sigorta AŞ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün 1. bendindeki “haksız fiil tarihi olan 31/07/2004 tarihinden” ibaresi hükümden çıkarılarak yerine “davalı M.. G..Sigorta AŞ yönünden dava tarihi olan 27/07/2009 tarihinden, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 31/07/2004 tarihinden” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı M.. G..Sigorta AŞ"ye geri verilmesine 14/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.