12. Ceza Dairesi 2019/5369 E. , 2021/7006 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 16. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/22 esas 2012/21 karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan 15.09.2011-01.03.2012 tarihleri arasında 168 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 09.03.2012 tarihinde kesinleştiği, davacının 2911 sayılı yasaya aykırılık suçundan ise mahkumiyetine karar verildiği ve bozma üzerine ... 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/185 esas 2014/100 karar sayılı ceza dosyasında 6352 sayılı Kanunun geçici 1/1-b. maddesi gereğince kovuşturmanın ertelenmesi kararı verildiği, verilen kararın 23.12.2014 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa tabi olduğu,
Davacının 15.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece davanın reddine hükmedildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dairemizce UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede davacının sadece Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan tutuklu kaldığı görülmekle, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacı hakkında düzenlenen gözaltı, tutuklamaya sevk, sorgu, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm tutanak, müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde onaylı birer sureti temin edilip dosya içine alınarak, davacının hangi suç ya da suçlardan tutuklandığı belirlenip, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilerek, davacının yalnızca Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan tutuklandığının tespiti halinde, beraate ilişkin hükmün 09.03.2012 tarihinde kesinleştiği, buna karşın tazminat davasının bir yıllık hak düşürücü süreden sonra 26.12.2014 tarihinde açılmış olduğunun anlaşılması karşısında, davanın süresinde açılmadığından reddi yerine, davacının tüm suçlardan beraat etmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi,
2-Davacının 2911 sayılı yasaya aykırılık suçundan da tutuklu kaldığının tespiti halinde, 2911 sayılı yasaya aykırılık suçundan 6352 sayılı Kanunun geçici 1/1-b. maddesi gereğince kovuşturmanın ertelenmesi kararı verildiği, verilen kararın 23.12.2014 tarihinde kesinleştiği, 6352 sayılı Kanunun geçici 1/2. maddesine göre hakkında kovuşturmanın ertelenmesi kararı verilen kişinin, erteleme kararının verildiği tarihten itibaren üç yıl içinde aynı maddenin birinci fıkra kapsamına giren yeni bir suç işlememesi hâlinde düşme kararı verileceği, işlenmesi hâlinde ise bu suçtan dolayı kesinleşmiş hükümle cezaya mahkum olunduğu takdirde, ertelenen kovuşturmaya devam olunacağı ve davacı hakkında 2911 sayılı yasaya aykırılık suçundan verilen kovuşturmanın ertelenmesine dair karar için kanunda öngörülen üç yıllık sürenin temyiz incelemesi tarihi itibariyle dolmuş olduğu dikkate alınarak, 2911 sayılı yasaya aykırılık suçu ile ilgili olarak ceza dosyasının akıbeti ve davacı hakkında verilip kesinleşen bir mahkumiyet, beraat veya düşme kararı bulunup bulunmadığı araştırılarak, bu hususların sonucuna göre tazminat isteme koşullarının değerlendirilmesinin lüzumu,
3-Gerekçeli karar başlığında dava türü olarak "koruma tedbirleri nedeniyle tazminat" yerine "yakalama veya tutuklama sonrası kyo veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat" olarak yazılması, "26.12.2014" olan dava tarihinin yazılmaması,
Bozmayı gerektirmiş olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.10.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.