Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/22115
Karar No: 2010/22856
Karar Tarihi: 11.10.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/22115 Esas 2010/22856 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/22115 E.  ,  2010/22856 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 16/12/2009
    NUMARASI : 2009/1491-2009/1605

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Şikayetçi borçlunun üçüncü kişilerle yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği ileride borçluya düşeceği varsayılan taşınmazlar üzerine haciz konulmuştur. Hacze konu taşınmazlar haciz tarihinde üçüncü kişiler adına kayıtlı olup, borçlunun başvurusu bu haczin kaldırılması talebine ilişkindir.
    Bilindiği üzere, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi, "tapu kütüğüne" şerh edilmiş olsa dahi, bu kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz. Tapu Kanunu"nun 26.maddesi uyarınca siciline şerh verilen satış vaadi sözleşmesi, (5) yıl süre ile üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir. HGK.nun 1.11.2000 tarih ve 2000/1-1331 sayılı kararında da benimsendiği üzere, Noterlik Kanunu"nun 44.maddesinin B bendi mucibinde, noterler tarafından tanzim edilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri de taraflardan biri isterse gayrimenkul siciline şerh verilir. Şerhten itibaren 5 yıl içinde satış yapılmazsa veya irtifa hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse, iş bu şerh, tapu sicil muhafızı veya memuru tarafından re"sen terkin olunur. Bu süre hak düşürücü süre niteliğindedir. Somut olayda borçlu ile üçüncü kişiler arasında düzenlenen Altındağ 5.Noterliğinin 21.12.2004 tarih ve 29184 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve kat karşılğı inşaat sözleşmesi tapu kütüğüne şerh edilmediği gibi, mülkiyetin intikalini teminen herhangi bir işlem yapıldığı da iddia ve ispat edilmemiştir.
    İcra takibinin sürdürülmesi sırasında taşınmazların haczedilebilmesi için, bunların haciz tarihinde takip borçlusunun adına tapuda kayıtlı olması zorunludur. İcra müdürü, bu saptamayı yaptığı takdirde taşınmazı haczedebilir.(HGK.nun 7.4.2004 tarih ve 2004/12-210 E. - 2004/208 K.) İcra müdürünün anılan kurala aykırı işlemi, tapu kaydının niteliği gözetildiğinde, İİK.nun 16/2.maddesi gereğince süresiz şikayete tabidir.
    Somut olayda, haciz tarihinde taşınmazın üçüncü kişiler adına kayıtlı olduğu hususu tartışmasızdır. Borçlu adına tapuda kayıtlı bir taşınmaz bulunmadığından ve arsa üzerine yapılan binanın arza tabi olması nedeniyle menkul hükmünde haciz işlemi yapılamayacağından, inşaat sözleşmesinin icrasına bağlı olarak ileride doğması muhtemel haklar için haciz işlemi uygulanması da usulsüz bulunduğundan, sözü edilen haciz işleminin usulsüz olduğuna ilişkin olarak borçlunun şikayette hukuki yararı vardır.(Dairemizin süreklilik kazanan içtihatları da bu yöndedir. Y.12.H.D.nin 2000/19744-20601 sayılı kararı) Bu nedenle mahkemece istemin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.  
    SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11/10/2010 gününde oyçokluğuyla karar verildi.    Üye M.L.T. ve Y.Z.A."un karşı oy yazısı: 
    Şikayetçi borçlu vekili, müvekkili Hulusi Akyol ile üçüncü şahıslar arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin icrasına bağlı olarak, halen 3.kişiler adına tapuda kayıtlı olan taşınmaz üzerine usulsüz olarak konulan haczin kaldırılmasını istemiş, icra mahkemesince borcunu ödemeyen borçlunun talebi ile haczin kaldırılmayacağı, bu konuda dava açma hakkının arsa sahibi olan 3.kişilere ait olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinden, borçlu H.A. ile arsa sahibi üçüncü kişiler arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış ise de, anılan sözleşmenin gerekleri henüz yerine getirilmediğinden taşınmazın halen tapuda 3.kişiler A.Ç. ve H.A. adlarına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda borçlu H.A."un borcundan dolayı, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince halen tapuda 3.kişiler adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulması usulsüz ise de, bu konuda şikayette bulunma hakkı doğrudan taşınmazın tapuda maliki bulunan 3.kişilere aittir. Borçlu H.A."un korunmaya değer hukuki yararı bulunmadığından, kendi borcundan dolayı tapuda maliki olmadığı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasını talep etme hakkı da yoktur. Bir başka değişle bu konuda aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır.
    Tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararı yerinde olup, onanması gerektiği görüşündeyiz.

              

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi