12. Ceza Dairesi 2020/411 E. , 2021/7004 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 22.856,02 TL maddi ve 160.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Davanın niteliğine göre, davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Tazminat davasının dayanağı olan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/181 esas 2015/145 karar sayılı dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) Balyoz davası olarak bilinen Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Cebren İskat veya Vazife Görmekten Men Etmeye Teşebbüs suçundan 11.02.2011-09.19.2013 tarihleri arasında 971 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 03.06.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 254.400,00 TL maddi, 950.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 25.000,00 TL maddi, 360.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine Dairemizce yapılan incelemede, davacının tutuklandığı tarihte emekli olduğu ve bunun dışında kazancı ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin gelir kaybı miktarı konusunda itibar edilebilecek bir belge ibraz edemediği dikkate alınarak, tutuklu kaldığı döneme ilişkin olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak gelir kaybının maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, davacının tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasına ilişkin olarak ödediği vekalet ücretine dair düzenlendiği açıkça anlaşılan ve beraat karar tarihinden önce düzenlenmiş serbest meslek makbuzu bulunup bulunmadığı araştırılarak, ancak belirtilen şartları haiz serbest meslek makbuzu bulunduğunun tespiti halinde, serbest meslek makbuzundaki vekalet ücreti miktarından beraat kararının verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücreti miktarı düşülerek fazla olan kısmının maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilebileceği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması, gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, değişen daire görüşü de dikkate alınarak 22.856,02 TL maddi, 160.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin ve davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 18.10.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.