21. Hukuk Dairesi 2016/10129 E. , 2018/79 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1- Yerel Mahkeme, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 8. maddesi hükmüne göre (8) günlük süresinden sonra temyiz ettiği gerekçesiyle; 11.04.2016 tarihli Ek Kararı ile davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermiştir.
Davacı vekili, temyiz talebinin reddine dair ek kararı süresinde temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK"nın 294/3.maddesine göre "Hükmün tefhimi, her hâlde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur."
HMK"nın 297/2.maddesine göre "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir."
Yerel Mahkemenin tefhim ettiği kısa karar, HMK"nın 297/2.maddesindeki unsurları içerir biçimde yapılmadığından Yasa"da öngörülen (8) günlük temyiz süresinin geçtiğinden söz edilemez. Kaldı ki gerekçeli karar, davacıya 21.03.2016 tarihinde tebliğ edilmiş olup, tebliğ tarihine göre temyiz talebi süresi içinde yapılmıştır. Hal böyle olunca, davacının hükmü süresinde temyiz ettiği anlaşıldığından Yerel Mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararının bozularak kaldırılması ve asıl hükmün temyizini amaçlayan temyiz itirazlarının incelenmesi gerekir.
2-Dava, davacının 09/10/2000 ile 20/12/2008 tarihleri arasında davalı ... Müftülüğüne ait işyerinde fahri imam olarak geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının 5510 sayılı kanun kapsamında sigortalı olarak çalıştığının kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; köy camisinde fahri imam olarak çalıştığını beyan eden davacı adına davalı ... tarafından düzenlenen işe giriş bildirgesi veya davalı Kurum"a bildirilen çalışma bulunmadığı,ilçe müftüsü ve kaymakam onayı taşıyan 09.10.2000 tarihli ücreti köy bütçesi,dernekler veya vakıflarca ödenen cami görevlileri atama onayı başlıklı belgede davacının fahri imam hatip olarak Taşburun beldesi ... Köyüne ücreti köy halkı tarafından ödenmek üzere 13.11.1998 tarih ve 173 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı yazısı dayanak olmak suretiyle atandığının belirtildiği, ... Kaymakamlığı İlçe Müftülüğünün 30.12.2013 tarihli yazısında ... Köyü Camisinde müftülüğün onayı ile 2000-2008 yılları arasında ücreti köy halkı tarafından ödenmek üzere fahri imam hatip olarak görev yaptığının belirtildiği, kolluk tarafından yapılan araştırmada da davacının ... Köyünde fahri imam olarak çalıştığı ve bu süre zarfında köy ihtiyar heyetince köy halkından toplanmak suretiyle aylık maaşının karşılandığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; davacının hizmet akdiyle çalıştığı açık olup , yeterli araştırma yapılmadan karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; davacının İl Müftülüğü tarafından görevlendirilip görevlendirilmediğini, davacının ücretinin ne şekilde ve kim tarafından ödendiğini belirlemek, talep edilen dönem köy karar defterlerini dosya arasına almak,uyuşmazlık konusu dönemde görev yapan muhtar ve ihtiyar heyeti üyelerini,köy halkından kolluk tarafından tespit edilecek kişileri davacının çalışmasının niteliği ve süresi ,ücretinin nasıl ödendiği konularında dinlemek, varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,
15.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.