Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/6811
Karar No: 2021/10748
Karar Tarihi: 27.10.2021

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/6811 Esas 2021/10748 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2021/6811 E.  ,  2021/10748 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki ... 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2019 tarihli ve 2019/651 esas, 2019/1024 sayılı durma kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 24/03/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli ... hakkında, 02/02/2015 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 18/02/2015 tarihli ve 2015/9426 (28) soruşturma, 2015/374 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına, karar verildiği, kararda itiraz kanun yolunun gösterildiği, ancak itiraz süresi ve merciinin gösterilmediği, kararın doğrudan şüphelinin MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı, 05/03/2015 tarihinde MERNİS adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği, kararın tebliği ve kesinleşmesi beklenmeden 19/02/2015 tarihinde infazı için ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
    2- ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce infaz işlemlerine başlandığı, 09/03/2016 tarihinde infazın tamamlandığı,
    3- Sanığın 21/11/2018 tarihinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiasıyla erteleme kararı kaldırılarak ... Cumhuriyet Başsavcılığının 06/12/2019 tarihli, 2015/9426 soruşturma, 2019/27152 esas ve 2019/21553 sayılı iddianamesi ile TCK’nın 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle ... 20. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
    4- ... 20. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 26/12/2019 tarihli ve 2019/651 esas, 2019/1024 sayılı kararı ile, erteleme kararının 05/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, 15 günlük itiraz süresi beklenmeden 19/02/2015 tarihinde denetimli serbestlik müdürlüğüne gönderildiği,erteleme kararı usulüne uygun olarak kesinleşmediğinden erteleme kararının ihlal ettiğinden sözedilemeyeceği, bu nedenle kovuşturma şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle CMK’nın 223/8-2 maddesi gereğince kamu davasının durmasına, dosyanın gereğinin takdir ve ifası için ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verildiği, kararın 11/01/2020 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 18/02/2015 tarihli ve 2015/9426 (28) soruşturma, 2015/374 sayılı kamu davasının açılmasının 5 yıl süre ile ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın kesinleşmesini müteakip, şüphelinin erteleme süresinde tekrar uyuşturucu madde kullandığından bahisle kamu davası açılması üzerine, yapılan yargılama sonunda kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin kararın usulüne uygun olarak kesinleşmediğinden sanığın erteleme kararını ihlal edemeyeceği gerekçesiyle sanık hakkında açılan kamu davasının durmasına dair ... 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2019 tarihli ve 2019/651 esas, 2019/1024 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Benzer bir olay nedeni ile Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 06/05/2019 tarihli ve 2019/1424 esas, 2019/2510 karar sayılı ilâmında, ".... şüpheliye tebliğ edilmeden tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağına ilişkin herhangi bir yasa veya yönetmelik hükmü bulunmadığı gibi tam tersine CMK’nın 269/1. maddesinde “İtiraz, kararın yerine getirilmesinin geri bırakılması sonucunu doğurmaz.” şeklinde hüküm yer aldığı, kaldı ki şüphelinin kuruma müracaat ederek tedbirin infazına başladıktan sonra da hiçbir aşamada itiraz etmediği ve tedbirin infazına devam ettiği, anlaşılmıştır.
    Açıklanan nedenlerle, somut olayda erteleme süresi zarfında tekrar uyuşturucu madde kullandığı iddia edilerek kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kaldırılan ve hakkında dava açılan şüpheli hakkında her iki suça ilişkin deliller birlikte değerlendirilerek davanın esası hakkında bir hüküm verilmesi gerekirken...bozulmasına" şeklinde yer alan açıklamalar karşısında,
    Somut olayda bahse konu ... Cumhuriyet Başsavcılığınca şüpheli hakkında verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 18/02/2015 tarihli olduğu ve ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne kararın infazı için anılan Cumhuriyet Başsavcılığınca 19/02/2015 tarihli yazı ile gönderildiği, şüphelinin bu karara her hangi bir itirazı olmadığı gibi denetim programını tebliğ almasıyla denetimli serbestliğin başladığı, denetim süresinde uyumlu davranışlar gösterdiğinden bahisle 09/03/2016 tarihinde denetimli serbestlik dosyasının kapatılmasına karar verildiği, erteleme süresi içinde 21/11/2018 tarihinde yeniden uyuşturucu madde kullandığı nazara alındığında, erteleme kararının usulen kesinleştiği ve erteleme süresi içerisinde suç işlendiği gözetilerek kamu davasına devamla esastan inceleme yapılıp bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde durma kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek ... 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2019 tarihli ve 2019/651 esas, 2019/1024 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
    C-) Konunun Değerlendirilmesi:
    Şüpheli ... hakkında, 02/02/2015 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 18/02/2015 tarihli ve 2015/9426(28) soruşturma, 2015/374 sayılı kararı ile; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, şüphelinin erteleme süresi içerisinde tekrar uyuşturucu madde kullanması nedeniyle erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılması üzerine, yapılan yargılama sonunda ... 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2019 tarihli ve 2019/651 esas, 2019/1024 sayılı kararı ile, kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin kararın usulüne uygun olarak kesinleşmediğinden erteleme kararının ihlal edildiğinden sözedilemeyeceği gerekçesiyle sanık hakkında açılan kamu davasının durmasına karar verildiği, anlaşılmıştır.
    1- 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK"nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmesinin gerektiği, şüpheli hakkında verilen karar kendisine tebliğ edilmeden ve itiraz hakkı beklenilmeden, dolayısıyla kesinleşmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı,
    Somut olayda; şüpheli hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve bir yıl süre ile denetimli serbestlik ve tedavi tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın itiraz yolu açık olmak üzere verildiği, ancak kararda itiraz süresi ve merciinin gösterilmediği, Anayasanın Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması başlıklı 40. maddesindeki düzenleme ile 5237 sayılı TCK"nın 191/2. maddesi ve 5271 sayılı CMK’nın 171,172 ve 173. maddeleri uyarınca, başvurulacak kanun yolunun, merciinin, başvuru şekli, süresi ve bu sürenin başlangıcının açıkça ve ilgiliyi yanıltmayacak biçimde gösterilmesi gerekmekte olup; "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararda başvurulacak kanun yolunun, merciinin, başvuru şekli, süresi ve bu sürenin başlangıcının belirtilmediği, bu nedenle kararın usulüne uygun şekilde kesinleştiğinden sözedilemeyeceği anlaşıldığından; şüpheliye, “kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve tedavi/denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararın, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ilgili sulh ceza hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte yeniden usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmesinin sağlanması için, mahkemece "kamu davasının durmasına ve şüpheli hakkında kamu davası açılmasının ertelenmesi koşullarına uygun biçimde değerlendirilme yapılmak üzere dosyanın ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine" karar verilmesi gerektiği, Mahkemenin kamu davasının durmasına ilişkin kararının yukarıda açıklanan gerekçe ile kanuna uygun olduğu,
    2- ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve bir yıl süre ile denetimli serbestlik ve tedavi tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın doğrudan şüphelinin MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı, 05/03/2015 tarihinde MERNİS adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği,
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. maddesinde; “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” düzenlemesi ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsendiği, tebligatın öncelikle bilinen en son adrese, MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği, somut olayda ise; ...
    Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 18/02/2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının doğrudan şüphelinin MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı, MERNİS adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği, Tebligat Kanunu’nda yer alan düzenleme karşısında tebliğ işleminin usulsüz olduğu,
    Şüpheli hakkında verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin karar kendisine usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeden ve itiraz hakkı beklenilmeden, dolayısıyla kesinleşmeden beş yıllık erteleme süresinin de işlemeye başlamayacağı, bu durumda, sanığın 21/11/2018 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu erteleme süresi içerisinde işlediğinden sözedilemeyeceği, kovuşturma şartının oluşmadığı anlaşıldığından, sonuç olarak mahkemenin “durma kararı” kısmen değişik gerekçe ile yerinde olup, kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    D-) Karar :
    Açıklanan nedenlerle; ... 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/12/2019 tarihli ve 2019/651 esas, 2019/1024 sayılı kararına ilişkin kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
    27/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi