Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1706
Karar No: 2021/11219
Karar Tarihi: 29.09.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/1706 Esas 2021/11219 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/1706 E.  ,  2021/11219 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    No : 2020/1806-2020/1664
    İlk Derece
    Mahkemesi : Bergama 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    No : 2018/101-2020/41

    Dava, davacının davalıya ait işyerinde 01.04.1991 tarihinde bir günlük çalışmasının bulunduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    A) DAVACININ İSTEMİ :
    Dava, davacının davalıya ait işyerinde 01.04.1991 tarihinde bir günlük çalışmanın tespiti istemine ilişkindir.
    B) DAVALILARIN CEVABI :
    Davalı SGK Başkanlığı vekili, davacının fiilen çalıştığının somut ve inandırıcı kanıtlarla kanıtlanması gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacının müvekkiline ait işyerinde hiçbir zaman çalışmadığını, dava dilekçesindeki iddiaların yasal dayanağının olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    C) İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
    İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine dair karar verilmiştir.
    D) BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNİN KARARI :
    Davacı vekili tarafından İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinafa başvurulması üzerine, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
    E) TEMYİZ TALEBİ :
    Davacı tarafından, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın kaldırılmak suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    F) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
    Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, İlk Derece Mahkemesince yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. (5510 sayılı Kanun’un m. 86/9.) maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.” Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
    Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
    1- Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 01.04.1991 tarihli işe giriş bildirgesinin davalı işveren tarafından 05.04.1991 intikal tarihi ile Kuruma verildiği ; iş bu bildirimde tarafların imzalarının yer aldığı, Kurumca 12.01.2008 tarihli başvuruya istinaden 14.03.2008 tarihli cevabi yazı ile işyerine ait 1991/1 dönem bordrosuna rastlanılmadığından hizmet günü verilmediği, davacı 18.02.1973 doğum tarihli olup, talep dönemi itibari ile 18 yaşını tamamladığı; ilgili işyerinin kapsam durumuna bakıldığında, 01.01.1986 ile 30.04.1990 tarihleri arası kapsamda yer aldığı taraf tanıklarının beyanlarının birlikte değerlendirilmesi neticesi de yazılı şekilde hüküm verildiği anlaşılmıştır.
    Eldeki davada, yapılacak iş, öncelikle ihtilaf konusu dönem olan 01.04.1991 tarihinde davalı işyerinin kapsamda yer almadığı saptandığından, vergi kayıtları ilgili Kurumdan getirtilmek sureti ile talep döneminde faaliyetine devam edip etmediği sorgulanmalı; öte yandan davalı işverenin adresi tespit edilip talep döneminde iş bu adrese komşu işyeri çalışanları, iş yeri çalışanları yok ise işverenler davacının çalışması yönünde yöntemince beyanları alınmak suretiyle; gerçek çalışma olgusunun somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde kanıtladıktan sonra sonuca göre Mahkemece karar verilmelidir.
    2- Kabule göre de, dava açılış tarihi, 01.03.2018 tarihi olmakla, 6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 7. maddesine eklenen 4. fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma resen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiş olup, Kurum’un fer"i müdahil olarak yer alması gerekirken davalı olarak gösterilmesi hatalı bulunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesince, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır
    SONUÇ: Temyiz olunan İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29.09.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi