MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Sanık ... müdafii ve sanık ...

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Hükümde yasa yoluna başvurma süresinin ne zaman başlayacağının gösterilmediği anlaşılmakla, sanık ...’nun temyiz istemi süresinde kabul edilip yapılan incelemede;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- 18.07.2007 tarihinde saat 22.00 sıralarında, müştekiye ait ... Mahallesi 1. ... 96 Sitesi 2. blokta bulunan dairesinde hırsızlık meydana gelmiş ise de, olaydan önce suça sürüklenen çocuk ve sanığı takip eden ve tutanağı düzenleyen kolluk görevlilerinin müştekinin dairesinden hırsızlığın gerçekleştirildiğine dair görgülerinin olmadığı, müştekinin olay anında konutunda bulunmadığı, konuttan elde edilen parmak izlerinin suça sürüklenen çocuk ve sanığa ait parmak izlerine benzemediği, başkaca da maddi bir delilin elde edilemediğinin anlaşılması karşısında; ertesi gün saat 19.00’da yakalanan suça sürüklenen çocuğun imzadan kaçındığı ve yasal zorunluluğa rağmen müdafii hazır bulunmaksızın kollukça tanzim edilen yakalama tutanağındaki şifai beyanında suçu diğer sanık ... ile birlikte işlediklerine dair açıklamasının hakim veya mahkeme huzurunda doğrulanmadıkça hükme esas alınmayacağına dair 5271 sayılı CMK"nın 148/4. maddesi gözetildiğinde, suça sürüklenen çocuk ve sanığın hükümlülüğüne yeterli, kesin ve inandırıcı hukuka uygun delil bulunmadığı gözetilmeden, atılı suçlardan beraetleri yerine yazılı biçimde hükümlülüklerine karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
Önceden verdikleri karar uyarınca suça sürüklenen çocuk ve sanığın birlikte müştekiye ait konuta girmek suretiyle hırsızlık suçunu gerçekleştirdiğinin kabul edilmesi karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 119/1-c maddesi uygulanmayarak sonuçta eksik cezaya hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 04.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.