10. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/201 Karar No: 2015/5662 Karar Tarihi: 26.03.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/201 Esas 2015/5662 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2014/201 E. , 2015/5662 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, yaşlılık aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile aylığın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ....... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 01.09.1986 – 30 03.1992 tarihleri arasında zorunlu ve 01.11.1996 – 28.02.2008 tarihleri arasında isteğe bağlı olmak üzere toplam 5440 gün 506 sayılı Kanun kapsamında yurtiçi sigortalılığı bulunan davacıya 20.03.2008 tarihinde davalı Kurum kayıtlarına intikal eden tahsis talebine istinaden 01.04.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı; davacının herhangi bir yurtdışı hizmet borçlanması yapmadığı anlaşılmaktadır. 30.06.2008 tarihinden itibaren...."da ..... Sigortası kapsamında çalıştığından bahisle yaşlılık aylığının kesilmesi üzerine açtığı eldeki davada davacı anılan Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, Türk –.... Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 10"uncu maddesine göre Türkiye"deki sınırlamaların - yeniden çalışmaya başlayacakların yaşlılık aylıklarının kesileceğine ilişkin düzenleme dahil olmak üzere - Türk işçilere uygulanması gerektiği ve yurtdışındaki işverenden sosyal güvenlik destek primi kesilemeceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Öncelikle belirtilmelidir ki; davacının herhangi bir yurtdışı hizmet borçlanması bulunmadığı gibi, yaşlılık aylığı tümüyle yurtiçindeki mevzuat kapsamında geçerli sigortalılık sürelerine dayanılarak bağlanmıştır. Bu nedenle somut olayda ne 3201 sayılı Kanunun ne de Türk-.... Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin uygulanması imkanı bulunmamaktadır. Öte yandan; davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 63"üncü maddesinde bağlanan yaşlılık aylığının kesilme nedeni düzenlenmiş olup, anılan maddenin A bendine göre sigortalı olarak çalışmaya başlayan kimsenin yaşlılık aylığı kesilmektedir. Ne var ki; maddede açıkça “Bu kanuna göre yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı çalışanlar” ibaresi kullanılmış olup, burada 506 sayılı Kanun kapsamında yurtiçinde çalışmaya başlayanların amaçlandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda anılan madde hükmünün yurtdışında çalışmaya başlayanları içermediğinin kabulü gerekir. Davacının yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra yurtiçinde çalışması bulunduğuna dair bir iddia da bulunmadığından davanın kabulü gerekirken eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.