Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/14792
Karar No: 2012/2168

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/14792 Esas 2012/2168 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı Hazine, davalıların 1 ve 2 numaralı parsellerin miktar fazlasının Hazine adına tescili gereken yerler olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme önceki bozma ilamına uyarak hak düşürücü sürenin geçen nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak 5841 Sayılı Yasa, Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiş ve daha sonra karar resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu nedenle davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin kararın doğru olmadığı ifade edilmiştir. İşin esası değerlendirilerek, tarafa iddiaları doğrultusunda gerekli araştırma yapılarak uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması gerektiği belirtilmiştir. 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'nın 428. maddesi gereğince hüküm BOZULMUŞTUR. İlgili kanun maddeleri: 5841 Sayılı Yasa (iptal edilmiş), Anayasanın 153. maddesi, 6099 Sayılı Yasa, 1086 Sayılı HUMK'nın 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2011/14792 E.  ,  2012/2168 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BİSMİL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 02/03/2011
    NUMARASI : 2000/310-2011/61

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı Hazine, davalılar adına tespit ve tescil edilen 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların miktar fazlasının Hazine adına tescili gereken yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir.
    Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “Davacı Hazine’nin çekişmeli 1 ve 2 sayılı parsellerin dayanak tapu kayıtlarından miktar fazlasının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki arazilere elatmaktan ileri geldiğini belirterek miktar fazlasının iptal ve tescilini istediği, iddianın belirtilen niteliği itibariyle olayda 3402 S.K. 12/3. maddesinin uygulama yerinin  bulunmadığı, Yargıtayın kararlılık kazanmış uygulaması ile bu ilkenin benimsendiği, hal böyle olunca, işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, on yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmesinden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddedilmesinin  isabetsiz  olduğu"  gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 5841 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 12. maddesi uyarınca hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar,  davacı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi  raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.      
    Dava, çekişme konusu 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların dayanak tapu kayıtlarından miktar fazlasının Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer olduğu iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece önceki bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Gerçekten de; işin esası bakımından 5841 sayılı Yasanın yürürlüğü döneminde davanın hak düşürücü süreden reddedilmiş olması doğrudur. Ancak anılan yasa Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih 2009/31 E. 2011/77 K. sayılı kararı ile iptal edilmiş ve daha sonra karar resmi gazetede yayımlanarak iptal hükmü yürürlüğe girmiştir.Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükmün, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse  ve ayrıca Anayasanın 153.maddesine göre iptal kararı geriye yürümezse de 10.3.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere iptal, kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemez ve henüz anlaşmazlık hali devam ediyorsa iptalin kapsamına girer. Bu  durumda, davanın hak düşürücü süreden reddine ilişkin kurulan kararın Anayasa Mahkemesi’nin anılan iptal kararından sonra doğru olduğu söylenemez. Zira, kamu düzeninin söz konusu olduğu bütün haller istisnanın kapsamına girer.Hal böyle olunca; işin esasının değerlendirilmesi, davanın kısmen veya tamamen kabulü halinde de, 19.1.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa hükümleri de gözetilerek taraf iddiaları doğrultusunda gerekli araştırma ve inceleme yapılmak suretiyle uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması bakımından karar bozulmalıdır
    Davacı Hazine’nin temyiz itirazının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 1.3.2012   tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi