Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2629
Karar No: 2013/5373

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/2629 Esas 2013/5373 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/2629 E.  ,  2013/5373 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında dava konusu 194 ada 2, 196 ada 3, 4, 5, 13 ve 15, 152 ada 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlar, 11/05/1931 tarih ve 38 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak tarla niteliğiyle davalı Hazinedarzade .... Vakfı adına; 194 ada 1 parsel ise, orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı gerçek kişi, dava konusu taşınmazlara kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır.
    Mahkemece davanın reddine; dava konusu 194 ada 2, 196 ada 3, 4, 5, 13 ve 15, 152 ada 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların tesbit gibi Hazinedarzade .... Paşa Vakfı adına tapuya tescillerine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi gereğince yapılan orman kadastrosu vardır.
    Mahkemece davanın reddine, taşınmazların tesbit gibi tesciline karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Çekişmeli taşınmazlar, 11/05/1931 tarih ve 38 sıra nolu tapu kaydına dayanarak davalı vakıf adına tesbit gördüğüne göre, dayanak tapu kaydının dava konusu taşınmazları kapsayıp kapsamadığı net olarak belirlenmesi gerekmektedir. Mahkemece tapu kaydının kapsamı tam olarak belirlenmemiştir. Yine, çekişmeli taşınmazlara ilişkin olduğu belirtilen dosya içinde Vakıflar Genel Müdürlüğü ile gerçek kişiler arasında düzenlenmiş kira sözleşmeleri sunulmuş olup, mahkemece bu sözleşmeler yapılan keşifte uygulanmamış, dava konusu parsellere ait olup olmadığı, ait ise kiralayan gerçek kişiler ile davacı gerçek kişiler arasında akdî, fiilî ve irsî irtibat olup olmadığı, halefiyet yoluyla bu kişileri bağlayıp bağlamayacağı değerlendirilmemiştir. Yine, keşifte dinlenen mahallî bilirkişi ve tanık beyanları soyut nitelikte olup yetersizdir. Bilirkişinin yetersiz raporuna ve eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulamaz.
    Bu nedenle; mahkemece, dayanak tapu kaydı ilk oluştuğu günden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte tapu müdürlüğünden getirtilmeli, tapu kaydının dava dışı başka taşınmaz ya da taşınmazlara revizyon görüp görmediği, tapu müdürlüğü ve kadastro müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup saptanmalı, revizyon görmüş ise dava konusu taşınmaz ya da taşınmazlarla birlikte revizyon gördüğü dava dışı taşınmazları ve bu taşınmazlara dıştan komşu taşınmazları da bir arada gösterecek şekilde geniş kapsamlı birleşik harita kadastro müdürlüğünden getirtilmeli, bundan sonra dıştan komşu taşınmazların tesbit tutanakları ve varsa dayanakları kayıtlar davalı iseler dava dosyaları getirtildikten sonra, önceki bilirkişiler dışında bir fen elemanı ve ziraat mühendisi bilirkişi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte davalı Vakıflar Genel Müdürlüğün"den, dosya içinde bulunan kira kontratları dışında çekişmeli taşınmazlarla ilgili var ise başkaca kira sözleşmeleri, kira bedelleri ödenmiş ise makbuzları ile kiraya ilişkin tüm belgeleri getirtilmeli, daha sonra yöreyi iyi bilen önceki bilirkişiler dışında elverdiğince yaşlı, yansız, yerel ve uzman fen ve ziraat bilirkişi, tutanak bilirkişileri, tarafların aynı yöntemle

    göstereceği tanıklar hazır olduğu halde, dava konusu taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, dayanılan tapu kaydı yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, uygulamada kayıtların revizyon gördüğü dava dışı taşınmazlar varsa özellikle gözönünde tutulmalı, kayıtlarda tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye kayıtlarda tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin yerel bilirkişi ve tanık sözleri, dıştan komşu taşınmazların tesbit tutanağı içeriği ve varsa dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, bu yolla dava konusu taşınmazların dayanılan tapu kayıtlarının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız saptanmalı, ayrıca her bir taşınmaz başında sunulan kira sözleşmeleri yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazların zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar davacı gerçek kişi yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacı yanında, murisler yönünden de tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Kanunun 3/7/2005 tarih ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Kabule göre de, dava konusu olmasına rağmen, kararın gerekçe kısmında 194 ada 1 parselin orman parseli olduğu ve tesbitin kesinleştiği, bu nedenle kadastro mahkemesinin görevli olmadığı belirtilmesine rağmen, parsel hakkında her hangi bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/05/2013 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi