Esas No: 2016/13120
Karar No: 2021/1053
Karar Tarihi: 10.03.2021
Danıştay 10. Daire 2016/13120 Esas 2021/1053 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/13120
Karar No : 2021/1053
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği / …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … tarih ve E:.., K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, Türk vatandaşı ile yapmış olduğu evlilik nedeniyle tarafına ikamet izni verilmesine dair talebinin, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün 13/07/2007 tarihli yazısına istinaden reddine ilişkin Alanya İlçe Emniyet Müdürlüğü işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 12/12/2013 tarih ve E:2009/13550, K:2013/8970 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 06/07/1981 Odesa-Ukrayna doğumlu olan davacı adına … isim ve soy ismiyle G-78 tahdit kodu (bulaşıcı hastalık taşıma) ile 11/10/2000 tarihinde ve 18/10/2000 tarihinde İçişleri Bakanlığınca tahdit kaydı konulduğu, 14/07/2001 tarihinde ülkeye giriş sırasında alınmayarak giriş kaydının iptal edildiği, … isim ve soy ismiyle İstanbul Atatürk Havalimanı hudut kapısında 03/09/2003 tarihinde vize ihlali suç koduyla tahdit kaydı konulduğu, … isim ve soy ismiyle fuhuş suç kodu ile 26/01/2005 tarihinde tahdit kaydı girildiği, bu kaydın 27/01/2006 tarihinde otomotik olarak sistemden kalktığı, Türk vatandaşı olan 03/12/1933 doğumlu … ile 08/07/2005 tarihinde yaptığı evliliğin formalite evlilik olduğunun bizzat … tarafından beyan edilmesi ve bu durumun 11/12/2006 tarihinde konuşmaya tanık olan polis memurları tarafından tutanak ile tespit edilmesi nedeniyle ikamet izin talebinin uygun bulunmadığı yönünde dava konusu işlemin tesis edildiğinin anlaşıldığı, evlilik ilişkisinin geçersizliğine hükmedilmesinin ancak adli yargı yerince bu konuda verilecek bir karar ile mümkün olduğu, yargı yerlerince verilmiş bir karar olmadıkça idarenin, evliliğin formalite (muvazaalı) olduğu konusunda bir değerlendirme yaparak idari işlem tesisine hukuken olanak bulunmadığı, bu sebeple davacının kurmuş olduğu aile birliğinin korunması, anayasal bir zorunluluk olup, davacının evlendiği tarihten sonra Türkiye'de ikamet etmesine engel teşkil edebilecek nedenler ortaya konulmadıkça ikamet izninin uzatılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI :Davalı idare tarafından, davacı hakkında … kimliğiyle 11/10/2000 ve 18/10/2000 tarihlerinde İçişleri Bakanlığınca G- 78 kodu ile tahdit kaydının konulduğu, 14/07/2001 tarihinde ülkeye giriş sırasında alınmayarak giriş kaydının iptal edildiği, … kimliğiyle İstanbul Atatürk Havalimanı hudut kapısında 03/09/2003 tarihinde vize ihlali suç koduyla tahdit kaydı işlendiği, … kimliğiyle fuhuş suç kodu ile 26/01/2005 tarihinde tahdit kaydı girildiği, bu kaydın 27/01/2006 tarihinde otomotik olarak sistemden kalktığı, Türk vatandaşı ve 03/12/1933 doğumlu olan … ile 08/07/2005 tarihinde yaptığı evliliğin formalite evlilik olduğunun bizzat … tarafından beyan edildiği, bu durumun 11/12/2006 tarihinde konuşmaya tanık olan polis memurları tarafından tutulan tutanak ile sabit olduğu, ayrıca yapılan araştırmalarda beyan edilen ikamet adresinin kapalı olduğu, davacı ve eşine ulaşılamadığı dolayısıyla evlilik birliği içinde yaşamadıklarının tespit edildiği, davacının ikamet izin talebinin de evliliğin formalite evlilik olduğunun anlaşılması nedeniyle verilmediği, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu nedenle Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY_TETKİK_HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile İYUK M. 50/4 uyarınca İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Ukrayna uyruklu olan ve 08/07/2005 tarihinde Türk vatandaşı ile evlenen davacı, Türkiye Cumhuriyeti Odesa Başkonsolosluğunca verilen bir yıllık vize ile Türkiye'ye giriş yapmıştır. Davacının ikamet izni verilmesi için yaptığı başvurusuna istinaden davalı idare tarafından yapılan tahkikatlar sonucunda, davacının evliliğinin muvazaalı olduğundan bahisle 25/09/2007 tarihine kadar Türkiye'den ayrılması gerektiği, aksi halde sınır dışı edileceği davacıya bildirilmiş, bunun üzerine bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun 124. maddesi ile yürürlükten kaldırılan 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun'un,
"İkamet tezkeresinin reddolunacağı haller" başlıklı 7. maddesinde,
"A) Sırf iş tutmak için gelecek sanat ve meslek erbabı olup da tutacağı iş, kanunlar gereğince Türk vatandaşlarına hasredilmiş bulunan,
B) Türk kanun veya örf ve adetleriyle yahut siyasi icabatla telif edilemiyecek durumda olan veya faaliyette bulunan,
C) Türkiye'de kalmak istediği müddet zarfında yaşamak için maddi imkanları meşru bir şekilde temin edemiyeceği sabit olan,
D) Türkiye'ye girmesi memnu olup da her nasılsa girmiş bulunan,
E) Türkiye'de oturduğu müddetçe huzur ve asayişi ihlal eden,
Yabancılara ikamet tezkeresi verilemez" hükmüne yer verilmiştir.
"Muzır şahıslar" başlıklı 19. maddesinde ise İçişleri Bakanlığınca memlekette kalması umumi güvenliğe, siyasi ve idari icaplara aykırı sayılan yabancıların verilecek muayyen müddet zarfında Türkiye'den çıkmağa davet olunacağı, bu müddetin sonunda Türkiye'yi terketmiyenlerin sınır dışı edilebileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen kurallara göre, Türk kanun veya örf ve adetleriyle yahut siyasi icabatla telif edilemiyecek durumda olan veya Türkiye'de kalması idari icaplara aykırı sayılan yabancılar hakkında ikamet izni vermeme, izin süresini kısaltma ve sınır dışı etme yönünde işlem tesis edilebileceği açıktır.
Dava konusu işlem davacının evliliğinin anlaşmalı olduğu, davacının çalışma ve ikamet etme amacına yönelik bulunduğu gerekçesiyle tesis edilmiş, İdare Mahkemesince de evliliğin geçersizliğine idarece değil adli yargı yerlerince karar verileceğine işaret edilerek aile birliğinin korunması anayasal bir zorunluluk olduğundan davacının Türkiye'de ikamet etmesine engel teşkil edebilecek nedenler ortaya konulmadıkça davacının ikamet izninin uzatılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.
Evliliğin muvazaalı olup olmadığının saptanmasının adli yargı yerlerine ait olduğunda tartışma bulunmamakla birlikte, İdare Mahkemesinin dava konusu işlemin iptalinde bu hususu gerekçe olarak göstermiş olması, maddi olaya 5683 sayılı Kanun'un yukarıda anılan 7. ve 19. maddelerinin uygulanmasına engel teşkil etmemektedir.
Uyuşmazlıkta; 06/07/1981 Odesa-Ukrayna doğumlu olan davacı adına … isim ve soy ismiyle G-78 tahdit kodu (bulaşıcı hastalık taşıma) ile 11/10/2000 tarihinde ve 18/10/2000 tarihinde İçişleri Bakanlığınca tahdit kaydı konulduğu, 14/07/2001 tarihinde ülkeye giriş sırasında alınmayarak giriş kaydının iptal edildiği, … isim ve soy ismiyle İstanbul Atatürk Havalimanı hudut kapısında 03/09/2003 tarihinde vize ihlali suç koduyla tahdit kaydı konulduğu, … isim ve soy ismiyle fuhuş suç kodu ile 26/01/2005 tarihinde tahdit kaydı girildiği, bu kaydın 27/01/2006 tarihinde otomotik olarak sistemden kalktığı, Türk vatandaşı olan 03/12/1933 doğumlu … ile 08/07/2005 tarihinde yaptığı evliliğin formalite evlilik olduğunun bizzat … tarafından beyan edilmesi ve bu durumun 11/12/2006 tarihinde konuşmaya tanık olan polis memurları tarafından tutanak ile tespit edilmesi nedeniyle ikamet izin talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Bu haliyle, yukarıda yer verilen tespitler uyarınca ikamet izninin veriliş amacına aykırı olarak evlilik birlikteliği içerisinde yaşamadığı ve yapmış olduğu evliliğin formalite evlilik olduğu anlaşılan davacı hakkında 5683 sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun'un 7. ve 19. maddelerinde yer alan düzenlemelere uygun olarak tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi