13. Hukuk Dairesi 2013/11065 E. , 2013/25197 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, şirket olarak kalker ocağı ve kırma eleme tesisi kurmak için idareye yaptıkları ruhsat başvurusunun reddedilmesi üzerine davalının danışman olarak devreye girerek sorunu çözebileceğini beyan etmesi nedeniyle davalıya vereceği hizmet avansı olarak 33.000 TL ödendiğini, ancak davalının bu konuda hiçbir işlem yapmadığı gibi aldığı bedeli geri ödememesi nedeniyle davalı hakkında icra takibi yaptıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek; itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davacı ile danışmanlık sözleşmesi yapıldığına ilişkin iddianın doğru olmadığını, davacı şirket ile kendisinin yetkilisi olduğu ... mesken üretim İnş. Taah. San. Tic. Ltd.Şti. arasında bir inşaat işini yapmak üzere ... ortaklığı kurulduğunu, buna ilişkin ortaklık sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmeye konu işin yapılması sırasında kendi cebinden masraflar yaptığını, bu bedelin davacı tarafından kendisine ödendiğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin, takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalı ile danışmanlık hizmeti vermek üzere yapılan anlaşma kapsamında davalıya havale ile para gönderildiğini, ancak davalının herhangi bir hizmet vermemesi nedeniyle bu paraların iade edilmediğini ileri sürerek, havale bedellerinin tahsili için takip başlatmış, takibe vaki itiraz üzerine de “itirazın iptali” istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, davacının bu iddiasına karşı çıkarak, davacı ile aralarında herhangi bir danışmanlık hizmet akdi ilişkisi bulunmadığını, gönderilen havalelerin davacı ile kendisinin çalıştığı şirket arasındaki ortaklığa dayalı yapılan işlere konu bir kısım ödemelerin şahsı tarafından yapılmasına karşılık olarak davacı tarafından ödeme amaçlı havaleler yapıldığını savunmuştur. Davalı tarafından davacının ileri sürdüğü havale ile para gönderilmesine dair maddi vakıa kabul edilmekle birlikte, onun hukuki niteliğinin, ileri sürülenden başka olduğunu bildirmek suretiyle gerekçeli inkarda (vasıflı ikrar) bulunmuştur. Öğreti ve uygulamada kabul edildiği üzere vasıflı ikrar (gerekçeli inkar), bölünemeyen ikrarlardan olduğundan bu durumda ispat yükü davacıdadır.(Bkz. HGK.nun aynı yöndeki 12.3.2003 tarih, 2003/3-118 esas ve 2003/158 karar sayılı kararı)
Davacı, delil olarak üç adet banka havale dekontuna dayanmış olup,bu dekontlardan 02.06.2011 tarihli olan dekontta “... İnş A.Ş. Ödemesi 02-06/ruhsat işlemleri takip için ödenen” açıklaması ile paranın davacının iddia ettiği anlaşma kapsamında gönderildiğini ispat etmiştir. Ancak diğer iki dekontta davacının iddiasını ispat edecek nitelikte bir açıklamanın olmadığı anlaşılmaktadır. Havale kural olarak bir ödeme vasıtasıdır. Başka bir ifade ile havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal bir karine mevcuttur. Bu yasal karinenin aksini ileri süren havaleyi yapan, bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür.
Somut uyuşmazlıkta tüm havale ödemelerinin davacının iddia ettiği anlaşma kapsamında ödendiğinin ispat yükü davacıda olup, 02.06.2011 tarihli havale dışında kalan iki adet havalenin davalı ile yapılan danışmanlık hizmet anlaşması nedeniyle gönderildiğini yasal delillerle ispat edememiştir. Hal böyle olunca mahkemece herhangi bir açıklama bulunmayan havale dekontlarına konu 10.000 TL ve 1.500 TL ödeme yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tüm havale ödemelerini de kapsar şekilde davanın kabulüne dair hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenle davalının sair tem¬yiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 21.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.