Esas No: 2021/6310
Karar No: 2022/790
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/6310 Esas 2022/790 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, taşınmazların müşterek murislerinden intikal ettiğini ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğunu öne sürerek, taşınmazların beyanlar hanesindeki şerhlerin iptali ile miras payı oranında lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açtı. Mahkeme, davanın reddine karar verdi ve istinaf başvurusunun da reddedilmesi üzerine davacı kararı temyiz etti. Yargıtay ise, davacının iddialarının doğruluğunun belirlenmesi için yeniden keşif yapılması gerektiği, tarafların murisin kim olduğu ve taşınmazın kimler tarafından fiilen kullanıldığı hususlarının açıklığa kavuşturulması gerektiği belirtti. Kararda, kullanım kadastrosu sırasında orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin hangi durumlarda kullanıcı şerhi verileceği 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2. maddesi (B) bendi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu ve 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile getirilen Ek-4. madde kapsamında düzenleniyor. Bu kanunlara göre, orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin varsa heykel, anıt vb. yapıların kime veya kimlere ait olduğu, ne zamandan beri kullanıldığı ve kullanım durumları d
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı ... vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım Kadastrosu sırasında ... İli Merkez İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1518 ada 20 parsel sayılı 2.726,60 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, 3303 sayılı Kanun'un 3. maddesi gereğince maden arama ve işletme faaliyetlerine müdahale edilemeyeceği, bundan doğacak zararlardan mülkiyet hakkına dayanılarak hak ve tazminat iddiasında bulunulamayacağı, yabancı uyruklu gerçek kişiler ve kendi ülkeleri kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip yabancı ticari şirketlerce iktisap veya sınırlı ayni hak tesis edilemeyeceği ve ...'ın kullanımında olduğu, üzerindeki fındık ağaçlarının ...'a ait olduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edildikten sonra hükmen ifraz edilerek 1518 ada 27, 28 ve 29 sayılı parsellere ayrılmış, 1518 ada 27 sayılı parsel 1.078,73 metrekare yüzölçümü ile tespit gibi tapuya tesciline, 1518 ada 28 ve 29 sayılı sırasıyla 1.621,31 metrekare ve 26,56 metrekare yüzölçümündeki kısımlar ise tespit gibi Hazine adına tapuya tesciline, beyanlar hanesine "Taşınmaz ... kızı ... ve ... kızı ...'nın kullanımındadır" şerhi verilmiştir.
Davacı ..., taşınmazların müşterek murisleri ... ...’dan intikal ettiğini ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğunu öne sürerek, taşınmazların beyanlar hanesindeki şerhlerin iptali ile miras payı oranında lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; 3402 sayılı Kadastro Yasası'na 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile getirilen Ek- 4. madde kapsamında yapılan kullanım kadastrosu sırasında orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların beyanlar hanesine şerh verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece mahallinde keşif yapılmadan, dava konusu taşınmazın ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/402 Esas, 2008/120 Karar sayılı ilamı ile tarafların murisi ... ...’dan geldiği ve muris tarafından önce davalılar ... ve ...'ya kiralanmak sureti ile zilyetliğin devredildiği, ardından kullanım hakkının satış senediyle devredilerek zilyetliğin devredildiği belirtilerek, davalıların en son yapılan kullanma kadastrosuna kadar taşınmazı kullandıklarının kesinleşen ... Kadastro Mahkemesinin 2012/69 Esas, 2013/87 Karar sayılı dava dosyasından anlaşıldığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, davacı taraf dava konusu taşınmazın tarafların murisi ... ...’dan geldiğini ve anılan Kadastro Mahkemesinin dava dosyasında taşınmazın muristen geldiğinin belirtilmesine rağmen kendisinin davadan haberdar olmaması nedeniyle miras payını alamadığı iddiasıyla dava açmış olup, davalılar ise taşınmazın muris ...’den geldiğini ancak taşınmazı önce muristen senetle kiraladıklarını sonrasında taşınmazı muristen senetle satın aldıkları ve kendilerinin zilyet olduğu savunmasında bulunmuştur. Şu halde taraflar arasında taşınmazın muristen geldiği hususunda uyuşmazlık bulunmamakta olup uyuşmazlık taşınmazın muris tarafından davalılara satış senedi ile zilyetliğini devredilip edilmediği ve tespit günü itibariyle zilyedin kim olduğu noktasında toplanmaktadır. Çekişmeli 1518 ada 20 parsel sayılı taşınmaz anılan Kadastro Mahkemesinin dava dosyasıyla hükmen ifraz edildiği ve ifraz sonucu 1518 ada 27, 28 ve 29 sayılı parsellere ayrıldığı 1518 ada 27 parselin tespit gibi tapuya tesciline, 1518 ada 28 ve 29 parsellerin ise tespit gibi Hazine adına tapuya tesciline, beyanlar hanesine "Taşınmaz ... kızı ... ve ... kızı ...'nın kullanımındadır" şerhi verildiği anlaşılmıştır. 3402 sayılı Yasa'nın, 5831 sayılı Yasa ile eklenen Ek-4. maddesi ile 6831 sayılı Kanun’un 2. maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle Hazine adına tescil edileceği hükme bağlanmıştır. O nedenle, kullanıcı şerhi verilmesi istemli davalarda, taşınmazın hangi tarihten beri fiilen, ne sebeple, kim tarafından ne sıfatla kullanıldığının belirlenmesi için mahallinde keşif yapılarak yerel bilirkişi ve taraf tanıkları davaya konu taşınmaz başında dinlenmek suretiyle kullanım durumuna ilişkin beyan alınması ve zeminin belirtilen kullanım şekline uygun olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Ne var ki, mahkemece taşınmaz başında keşif yapılmaksızın karar verilmiş olduğundan yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşabilmek için, taşınmaz başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından tespit günü itibariyle taşınmazın fiilen kim veya kimler tarafından kullanıldığı, konusunda maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, beyanlar arasında aykırılık bulunması halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılarak çelişki giderilmeye çalışılmalı, fen bilirkişisine yukarıda anılan dava dosyasında belirtilen krokiler uygulanarak, dava konusu taşınmazları kapsayıp kapsamadığı hususunda keşfi izlemeye elverişli harita düzenlettirilmeli, daha sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar göz ardı edilerek, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle, davacı ... vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin kararının KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 6100 sayılı HMK'nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ...'ya iadesine 07.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.