Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1687
Karar No: 2015/5621

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/1687 Esas 2015/5621 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/1687 E.  ,  2015/5621 K.

    "İçtihat Metni"

    İş Mahkemesi

    Davacı, aksi Kurum işleminin iptali ile yurt dışında geçen sürelerini 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmek üzere 3201 sayılı Yasa gereğince borçlanabileceğinin ve Alman Rant Sigortasına giriş tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıcı olduğunun tespitini istemiştir.
    Mahkemece, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulmuştur.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) 6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 30. maddesiyle 3201 sayılı Kanuna eklenen “Davalardan vazgeçenlerin işlemleri” başlıklı Geçici 8. maddede, 1. madde ile 5. maddenin beşinci fıkrasında bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan değişikliklerin, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce Kurum aleyhine, bu Kanunun bu maddenin yürürlük tarihinden önceki 1. ile 5/5. maddesi uyarınca açılmış ve henüz sonuçlanmamış davalardan feragat edenler hakkında da uygulanacağı, davadan feragat edilmesi durumunda davacı aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmeyeceği belirtilmiştir.
    Çekişmeli yargıda kural olarak “tasarruf ilkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307 – 312. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm kesinleşinceye kadar kullanılabilen bir hak niteliğindeki feragat, davacının istem sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğurmaktadır. Hüküm ifade etmesi için davalının ve mahkemenin muvafakatine gerek olmayıp bu konudaki tek taraflı irade
    beyanının mahkemeye ulaşması yeterlidir. Mahkemece yalnızca, feragatin gerçekten anılan anlamı içerip içermediğinin ve yasal yönteme uygun yapılıp yapılmadığının araştırılması gerekmektedir. Feragatin kesin hüküm oluşturma etkisi maddi anlamdadır ve feragat nedeniyle reddedilen dava, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeniden açılamaz. Ayrıca, feragat ile dava konusu uyuşmazlık esastan sona erdiğinden ve koşula bağlı hüküm verilemeyeceğinden, koşullu feragat geçersiz olduğu gibi, davacının istem sonucunun bir kısmından vazgeçmesi (kısmî feragat) durumunda, davanın feragat edilmeyen bölümü yönünden yargılamaya devam edilmesi zorunludur.
    Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, bu konuda yetkisi bulunan davacı vekilinin davadan feragat yönündeki başvurusu üzerine davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Kanununun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
    S O N U Ç : Hükmün 1 numaralı bendinde yer alan “esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” sözcüklerinin çıkartılarak yerine “reddine” sözcüğünün yazılmasına ve bu şekliyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.03.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi