Esas No: 2021/5523
Karar No: 2022/886
Karar Tarihi: 08.02.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/5523 Esas 2022/886 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/5523 E. , 2022/886 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün Yargıtayca duruşma yapılması suretiyle incelenmesi davacı ... vekili tarafından, duruşmasız olarak incelenmesi ise müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği vekili ve davalı Hazine temsilcisi tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 08.02.2022 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü temyiz eden davacı ... ile karşı taraftan ... adına vekili Avukat Şefika Sümeyye Ermumcu ve Hazine adına vekili Avukat ... katılımlarıyla duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemenin verdiği önceki karar ... tarafından bozulmuş olup bozma ilamında özetle; “yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmaya elverişli bulunmadığı belirtilerek, davacının dayandığı 08.06.1943 tarih ve 20 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile dava konusu taşınmazlara komşu tüm taşınmazların tapu kayıtlarının ve varsa tescile esas mahkeme kararlarının, söz konusu kayıtların dava dışı başka parsellere revizyon görüp görmediğinin sorularak görmüş ise revizyon gördüğü parsellere ait tutanak ve dayaklarının getirtilmesi, işbu dosyadan tefrik edilen ve davacı tarafından aynı tapu kaydına dayanılarak açılan komşu 106 ada 190 sayılı mera parseli ile ilgili davanın akıbetinin araştırılarak yargılaması devam ediyor ise bu dosya ile birleştirilmesi hususunun değerlendirilmesi, akabinde çekişmeli taşınmazları iyi bilen, davada yararı bulunmayan, elverdiğince yaşlı, komşu köylerden seçilecek yerel bilirkişiler, tespit bilirkişilerinin tümü ve taraf tanıklarının katılımıyla mahallinde yapılacak keşifte, davacının dayandığı tapu kaydının yöntemince uygulanması, tapu kaydının dava konusu taşınmazlara uyduğunun anlaşılması halinde tapu hudutlarının değişebilir nitelikte olması nedeniyle 3402 sayılı Yasa’nın 20. maddesi gereğince ancak miktarıyla geçerli olduğunun göz önünde bulundurulması; bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların öncesinin ne olduğu, hangi tarihten beri ve ne şekilde, kim veya kimler tarafından kullanıldığı, kullanmanın ekonomik amaca uygun olup olmadığı, zilyetliğin nasıl intikal ettiği, 106 ada 109 parsel sayılı taşınmazın evvelinden beri mera olup olmadığı, komşu parsellerle arada ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı gibi hususların tek tek sorulup saptanması; 3 kişilik zirai bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların niteliğini bildiren, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu parsellerden nasıl ayrıldığını açıklayan, taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması; fen bilirkişisine, keşif ve uygulamaları denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu parsellerinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye olanak verecek şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor ile kroki düzenlettirilmesi; bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek, duruma göre davacının murisi yönünden de 3402 sayılı Yasa’nın 14. maddesi gereğince belgesiz araştırması yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması” gereğine değinilmiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılama sırasında müdahil ... Köyü Tüzel Kişiliği, çekişmeli 106 ada 127 parsel sayılı taşınmazın köy halkının ortak kullanımında olduğunu ileri sürerek, taşınmazın köy tüzel kişiliği adına tescili istemiyle davaya katılmıştır.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 106 ada 109 parsel sayılı taşınmazın 03.08.2018 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümünün aynı adanın son parsel numarası verilerek davacı adına tesciline, taşınmazın geri kalan bölümünün mera vasfıyla tespit gibi tapuya tesciline, 106 ada 127 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili, müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği vekili ve davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
1.a) Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre, davacı ... vekilinin çekişmeli 106 ada 127 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
b) Müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği vekilinin çekişmeli 106 ada 127 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece, yargılamanın geldiği aşama, usul ekonomisi, yargılamanın hızlı ve adilce sonuca ulaştırılması gerektiği gerekçesiyle müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliğinin dava konusu 106 ada 127 parsel sayılı taşınmaza yönelik müdahale talebinin reddine karar verilmiş ise de, eldeki davaya 09.08.2018 tarihli dilekçe ile bağımsız hak talebiyle ve harç yatırmak suretiyle usulünce müdahale isteminde bulunan köy tüzel kişiliğinin katılma talebinin reddine karar verilmiş olması usul ve Yasa'ya uygun bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, usulüne uygun şekilde katılma talebinde bulunan ... Köyü Tüzel Kişiliğinin müdahale talebinin kabulüne karar verilerek, davası yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle müdahale talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
2. Davacı ... vekili ve davalı Hazine temsilcisinin dava konusu 106 ada 109 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, davacının dayandığı 08.06.1943 tarih ve 20 sıra numaralı tapu kaydının çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümünü kapsadığı, tapu kaydının gayri sabit sınırlı olup miktarıyla geçerli olduğu, miktar fazlası kısmının mera olduğu gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki, davacı ...’ın dayandığı 08.06.1943 tarih ve 20 sıra numaralı tapu kaydının, “yol”, “karacut tepesi” ve “lut pınarına giden dere” sınırları itibariyle gayri sabit hudutlu, “...” sınırı itibariyle ise sabit sınırlı olduğu anlaşılmaktadır. Gayri sabit hudutlu tapu kayıtlarının kapsamları, miktarları ile geçerli olup kayıt kapsamının, sabit sınırlardan bağlantı kesilmeksizin kaydın miktarına göre belirlenmesi gerektiğinden Mahkemenin söz konusu kaydın gayri sabit sınırlı olduğu ve miktar fazlasının ise mera vasfında olduğuna yönelik değerlendirmesi, dosyaya ibraz edilen ziraatçi bilirkişi kurulu raporu ve ekli fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere yerindedir. Ne var ki Mahkemenin, dayanak tapu kaydının çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümünü kapsadığına yönelik değerlendirmesi ise, tapu kaydının sabit sınırı olan ... sınırından başlanmak suretiyle kapsam tayini yapılmadığından isabetsiz olduğu gibi, davacının miras bırakanı ... ...'ın dayanak tapu kaydında paylı malik olması nedeniyle payına isabet eden oranda tescil kararı verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu tapu kayıt miktarının tamamının ... ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesi de yerinde olmamıştır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri, taraf tanıkları ve fen bilirkişisinin katılımıyla taşınmaz başında yeniden yapılacak keşifte, davacının dayandığı tapu kaydı gayri sabit hudutlu olduğundan, kaydın sabit sınırı olan ve bozma sonrası yapılan keşifte çekişmeli taşınmazın güney sınırında bulunan taşınmaza komşu 106 ada 129 ve 130 parsel sayılı taşınmazların tespit maliklerinin murisi olduğu anlaşılan ... sınırından başlanmak suretiyle tapu kaydının kapsamı belirlenmeli; teknik bilirkişiye, yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutlar haritasında işaretlettirilerek keşfi takibe imkan verir harita düzenlettirilmeli; dayanak tapu kaydında davacının murisi olan ... ...’ın tapu kaydındaki payı ve payına düşen miktarı belirlenerek, bu kısmın çekişmeli taşınmazdan ifrazı ile ... ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın kalan bölümlerinin ise tespit gibi mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline yazılmasına karar verilmelidir.
Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1-a) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı ... vekilinin çekişmeli 106 ada 127 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının reddine, (1-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle, müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği vekilinin aynı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile bu parsel hakkındaki hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı ... vekili ve davalı Hazine temsilcisinin çekişmeli 106 ada 109 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile bu parsel hakkındaki hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ... ve müdahil davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği'ne iadesine, 08.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.