Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/12265
Karar No: 2013/25118
Karar Tarihi: 21.10.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/12265 Esas 2013/25118 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/12265 E.  ,  2013/25118 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili Avukat ... gelmiş ve karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacılar vekili, davacı ..."in davalıdan 31.5.2003 tarihli harici sözleşme ile 150.000 ABD doları ve mülkiyeti diğer davacıya ait Kemerburgazdaki bir daire karşılığında villa satın aldığını, üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiği halde davalının sattığı taşınmazı tapuda devretmekten kaçındığını, bu nedenle satış bedeline mahsuben davacıya veridiği paranın denkleştirilmiş hali olan 290.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline ve satış bedeline karşılık verdiği henüz ödenmemiş senetlerin iptaline mülkiyeti davacılardan ..."e ait olan daireye yapılan müdahalenin önlenmesine ve bu daire için ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile villa bedeli olarak ödenen 194.770,26 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı ..." e verilmesine,her biri 10.000,00 TL bedelli 5 adet bononun iptaline, manevi tazminat talebinin reddine,... köyü denizsahili mevkii 400 B parselde kayıtlı B blok 1.kat 5 nolu daireye davalı tarafından yapılan müdahalenin meni ile 2003-2009 arası yıllara ilişkin ecrimisil alacağı olarak 10.000,00 TL nin her ay için kademeli olarak hesaplanan faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ..."e ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı dava dilekçesinde geçersiz sözleşme gereğince davalıya ödenmiş bulunan paranın denkleştirici adalet kuralına göre ulaştığı değer olan 290.000,00 TL"nın davacıdan tahsilini istemiştir. Taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu taşınmaz tapulu olup tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (EMK.634 yeni M.K. 706, BK. 213, Tapu Kn. 26 ve Noterlik Kn. 60. md.leri) O nedenle geçerli sözleşmelerde olduğu gibi, taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda, taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Ne var ki hukuken geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bu nitelikteki bir uyuşmazlığın haksız iktisap kurallarına göre çözümlenip tasfiye edilebilmesi için öncelikle haksız iktisabın kapsamını tespitteki ilke ve esasların açıklanmasında zaruret vardır. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğü bulunduğunu ifade eder. Hukuken geçersiz sözleşmeler, haksız iktisap kuralları uyarınca tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı hiçbir zaman gözardı edilmemelidir. Bu husus hakkaniyetin ve adaletin bir gereğidir. Bu bakımdan iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesi uygun olacaktır. Aksi takdirde kısmi iade durumu oluşacak, iade dışındaki zenginleşme iade borçlusu yedinde haksız zenginleşme olarak kalacak, iade borçlularının iadede direnmelerine neden olacaktır.
    Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında, davacının 31.05.2003 tarihinde tanzim edildiği dosya kapsamından anlaşılan harici satım sözleşmesi ile davalıya ödediği bedelin akdin ifasının imkansız hale geldiği tarihteki ulaşacağı alım gücünün, enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, döviz kurlarındaki artışlar, memur maaş ve işçi ücretlerindeki artışlar gibi çeşitli ekonomik etkenlerin ortalamaları alınmak sureti ile belirlenmeli, denkleştirici adalet ilkesine göre konusunda uzman bilirkişi veya kurulundan açıklayıcı, taraf, hakim ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmalı ve bu yolla belirlenecek miktara, istemle bağlı kalınmak üzere hükmedilmelidir. Değinilen bu yönler gözardı edilerek mahkemece geçersiz sözleşmede satışa konu edilen villanın dava tarihindeki rayiç bedeli nazara alınarak ve bu bedelden meni müdahelesine karar verilen dairenin bedelide düşürülmek suretiyle düzenlenen ilk rapor hükme esas alınıp karar verilmiştir. Halbuki davacının bu rapora itirazı üzerine mahkemece başka bilirkişiye yeniden rapor düzenlentirilmiş olup yukarıda yapılan açıklamalar ışığında düzenlendiği anlaşılan 17.05.2007 tarihli bilirkişi raporu gözardı edilip bu rapor kararda hiç değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, davacının (2) nolu bentte yazılı nedenler ile temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi