11. Ceza Dairesi Esas No: 2018/235 Karar No: 2020/4604 Karar Tarihi: 17.09.2020
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/235 Esas 2020/4604 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın borcuna karşılık verdiği iki çekin tamamen sahte olduğu gerekçesiyle resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak, zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden sanığa fazla ceza tayin edildiği için hüküm bozulmuştur. Yargılamaya, delillere ve dosya içeriğine göre, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmüştür. Hükmün düzeltilerek, TCK’nin 43/1 maddesine ilişkin bölümün çıkartılması ve cezanın 3 yıl olarak belirlenmesi suretiyle onanması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi, Anayasa Mahkemesi Kararı (2014/140 Esas ve 2015/85 Karar), TCK’nin 43. maddesi, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 322. maddeleri.
11. Ceza Dairesi 2018/235 E. , 2020/4604 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkeme’nin oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanığın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak; Sanığın, borcuna karşılık olmak üzere katılana verdiği tamamen sahte olarak oluşturulmuş iki adet çekin farklı tarihlerde düzenlendiğine dair delil bulunmaması ve çeklerin aynı anda katılana verildiğinin anlaşılması karşısında; zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, TCK"nin 43. maddesinin uygulanması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından TCK’nin 43/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm tamamen çıkartılarak, sonuç cezanın 3 yıl olarak belirlenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.