Esas No: 2022/2965
Karar No: 2022/4725
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/2965 Esas 2022/4725 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Gümrük İdaresi'nin davaya katılma hakkı bulunmadığını, dolayısıyla İdaresi'nin temyiz talebinin reddedildiğini belirtti. Sanık hakkında kaçak sigara bulundurma suçundan mahkumiyet kararı verildiğini ancak kararın eksik araştırma sonucu alındığını ve uygulamada yanlışlıklar olduğunu vurguladı. 7242 sayılı Yasa'nın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasa'nın 3/22. maddesine eklenen hükümler sanık lehine değerlendirildi. Ayrıca, sanık müdafiinin temyiz talebi de yerinde bulunarak hüküm bozuldu. Kararda, iptal edilen 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin yeniden değerlendirilme zorunluluğu, sanık hakkında açılan diğer dava, ve zarar gören kişilerin vekalet ücreti konularına da yer verildi. Kanun maddeleri olarak da 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nun 317. ve 321. maddeleri, 4733 sayılı Yasa'nın 8/4. maddesi, 5607 sayılı Yasa'nın 3/5, 3/10, 3/18, 3/22 ve 5/2 maddeleri, 6545 sayılı Yasa, ve 7242 sayılı Yasa'nın 61. ve 62. maddeleri belirtildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, iade
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Gümrük İdaresinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen Gümrük İdaresi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz yetkisi bulunmadığından, Gümrük İdaresi vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II-Katılan ... vekilinin vekalet ücreti ile sınırlı temyiz talebi ile sanık müdafiinin mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Olay tutanağına göre terk edilmiş halde bulunan araçta 1420 karton kaçak sigara ele geçmesi şeklinde gerçekleşen olayda, nakil aracının sürücüsünün tespit edilemediği, aracın kayıt maliki ve araç kiralama şirketi sahibi Sanık ...'ın dosyaya ibraz ettiği kira sözleşmesine göre aracın ... tarafından kiralandığı, ancak imza yazı örnekleri üzerinde yapılan incelemeye göre kira sözleşmesinde yer alan imza ile ... isimli şahsın imzasının örtüşmediğinin tespit edildiği, kira sözleşmesinin ... adına sahte kimlik ve imza ile yapıldığı anlaşılmakla, sanık ...'ın aşamalarda değişmeyen savunmalarında suçlamaları kabul etmediği, olay tarihinde ...'da olduğu yönündeki beyanları gözetilerek, imza ve yazı örnekleri alınıp kira sözleşmesinde yer alan imza ve yazılar ile mukayese edilerek kira sözleşmesindeki imzanın sanığın eli ürünü olup olmadığının tespiti ile sanığın suç tarihinde kullandığı ... numaralı hattın görüşme ve sinyal bilgilerini içeren HTS kayıtları istenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ile mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1)Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10. maddeleri gereğince uygulama yapılması ve aynı Yasanın 3/22. ve 5/2. maddelerinin de uygulama şartlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilip somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3)Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan da dava açıldığı halde bu suç yönünden hüküm kurulmaması,
4)Suç tarihine göre suçtan zarar gören kendisini vekille temsil ettiren ... lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5)Suç tarihine göre suçtan zarar görmeyen Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, katılan ... vekili ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.