22. Hukuk Dairesi 2014/35948 E. , 2015/4365 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVA : Taraflar arasındaki, ücret, kıdem, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi ve davacı avukatıncada duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 10.02.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına Avukat ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı işçi, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak fesih edildiğini ileri sürerek, haksız fesih ve işe son verme tazminatı, ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve ödenmeyen ücret alacakları istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı işçinin ücret miktarı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemenin bozma ilamından önce verdiği karar, Dairemizin 22.01.2014 gün ve ... karar sayılı kararı ile “davacı 8.000,00 TL ücret aldığını 15.11.2006 tarihinde işe başlarken yaptığı sözleşmede ücretinin 3.000,00 TL olarak ./..
-2-
kararlaştırıldığını iddia etmektedir. Davalı ise davacının en son 1.500,00 TL ücret aldığını beyan etmektedir. Mahkemece bildirilen emsal ücretlerin ortalaması alınarak davacının ücretinin 6.690,25 TL olarak kabul etmiştir. Taraflar arasında yapılan 08.01.2009 tarihli sözleşmede davacının ücreti 1.500,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Davacının başlangıçta 15.11.2006 tarihli sözleşme ile 3.000,00 TL ücret alacağı kararlaştırılmış ise de davacı 08.01.2009 tarihli sözleşme ile sözleşme şartlarında aleyhe değişikliği kabul etmiştir. Bu sebeple bu sözleşmede hüküm altına alınan 1.500,00 TL ücret davacıyı bağlar. Bildirilen emsal ücretlerin ücret tespitinde esas kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” şeklinde bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak karar verilmiştir.
Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar; “usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK).
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, bir çok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnaları bulunmaktadır.
Mahkemenin bozmaya uymasından sonra yeni bir içtihadı birleştirme kararı ya da geçmişe etkili yeni bir kanun çıkması karşısında, Yargıtay bozma ilamına uyulmakla oluşan usuli kazanılmış hak hukukça değer taşımayacaktır (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK).
Benzer şekilde, uygulanması gereken bir kanun hükmünün, hüküm kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesi’nce iptaline karar verilirse, usuli kazanılmış hakka göre değil, Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebilecektir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 21.01.2004 gün ve 2004/10-44 esas, 2004/19 karar sayılı kararı).
Bu sayılanların dışında ayrıca, görev konusu, hak düşürücü süre, kesin hüküm itirazı, harç ve maddi hataya dayanan bozma kararlarına uyulmasında olduğu gibi kamu düzeni ile ilgili konularda usuli kazanılmış haktan söz edilemez (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü-6. Baskı, cilt 5, 2001).
Usuli kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için, bir davada, ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 01.06.2011 gün ve ... karar sayılı kararı).
Somut olayda, bozma ilamı doğrultusunda, davacının ücreti 1.500,00 TL olarak kabul edilmek suretiyle bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre dava konusu alacaklara ./..
-3-
hükmedilmiştir. Ancak, 15.11.2006 tarihli iş sözleşmesi altındaki şerh, davacının kıdemi ve yaptığı iş ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, Dairemizin 22.01.2014 gün ve ....karar sayılı bozma kararında maddi hata yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının bozma ilamından önceki mahkeme kararında kabul edildiği gibi 6.690,25 TL ücret ile çalıştığı dosya içeriğine uygun düşmektedir. Hal böyle olunca, maddi hataya dayanan bozma kararlarına uyulmasında usuli kazanılmış haktan söz edilemez. Mahkemece, bozma ilamından önceki gibi emsal ücrete göre hesaplanan alacaklara hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....