13. Ceza Dairesi Esas No: 2018/10339 Karar No: 2019/3146 Karar Tarihi: 05.03.2019
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/10339 Esas 2019/3146 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, Çocuk Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık suçu davasında verilen mahkumiyet hükmünün temyiz edilmesi sonucu incelenmiştir. Kararda, suça sürüklenen çocuklar bakımından uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği ve bu işlemler sonrasında çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun kapsamında, suça sürüklenen çocukların üst sınırı 3 yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar bakımından uzlaştırma işlemi yapılabilir. 5237 sayılı TCK'nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığına dikkat çekilmiştir. Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur. 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişen CMK'nın 254. maddesi uyarınca, uzlaştırma işlemleri sonrasında suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması gerektiği belirtilmiştir.
13. Ceza Dairesi 2018/10339 E. , 2019/3146 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca “mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar” ile 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 05.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.