Esas No: 2021/13505
Karar No: 2022/4766
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/13505 Esas 2022/4766 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'na aykırı davrandığı gerekçesiyle verilen 2.500 TL para cezası kararını ele almıştır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, cezanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi gereğince artırılmadığını ve de zincirleme suç hükümleri gereğince artırım yapılmadığını belirterek kanun yararına bozma istemişti. Mahkeme, ilk itirazda yapılan inceleme sonucunda, sanığın üç ayrı abonelik sözleşmesi hazırlamasının farklı zamanlarda olmadığından dolayı cezanın artırılamayacağına karar vermiştir. Ancak mahkeme, sanığın eyleminin TCK'nun 61. maddesinde belirtilen bir takdiri artırım sebebi oluşturduğu ve 5809 sayılı Kanun'un 63/10-2. maddesi uyarınca hükmedilebilecek cezanın elli günden yüz güne kadar adli para cezası olduğu halde, mahkeme tarafından üst sınırı aşacak şekilde belirlendiğine karar vermiştir. Bu sebeple mahkeme kararı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309/4-a maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu 56/4. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 43, 52/2, 62/1. madd
"İçtihat Metni"
5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na aykırılık suçundan sanık ...'un, anılan Kanun'un 56/4. maddesi yollamasıyla 63/10, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.500,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair ERZURUM 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/02/2020 tarihli ve 2019/142 esas, 2020/129 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 27/10/2020 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05/11/2020 tarihli ve KYB. 2020/96865 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesinde yer alan "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır." şeklindeki düzenlemeye nazaran, somut olayda müşteki ... adına bilgisi ve rızası dışında çıkarılan ..., ... ve ... numaralı hatlara ait abonelik sözleşmelerinin düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, 5809 sayılı Kanun'un 63/10. maddesinde yer alan "Bu Kanunun 56 ncı maddesinin birinci fıkrası hükümlerine aykırı hareket edenler bin günden beş bin güne kadar; ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarına aykırı hareket ederek bu işi bizzat yapanlar elli günden yüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır." şeklindeki düzenleme gereğince sanık hakkında elli günden yüz güne kadar belirlenecek temel cezadan, 5237 sayılı Kanun’un 43. maddesi uyarınca artırım yapılması gerekirken, anılan Kanun'un 63/10. maddesinde belirtilen üst sınırı aşacak şekilde 125 gün karşılığı 2.500,00 Türk lirası adlî para cezasına hükmedilmesinde ve sanık hakkında zincirleme suç hükümleri gereğince artırım uygulanmamasında isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Kanun yararına bozma ihbarnamesinin, sanık hakkında belirlenecek temel ceza üzerinden TCK'nun 43. maddesi uyarınca artırım yapılmasına ilişkin bildirmiş olduğu görüş yönünden;
Sanığın, katılan adına, aynı gün ve aynı işyerinde üç ayrı abonelik sözleşmesi tesis etmesi şeklindeki somut olayda, sözleşmelerin aynı gün içerisinde düzenlenmesi nedeniyle, eylemler arasındaki zaman aralıklarının, TCK'nun 43/1. maddesinde yer verilen, "değişik zamanlarda" tanımı içerisinde değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, CMK'nun 309. maddesi uyarınca kanun yararına kararın bozulmasına dair talebinin REDDİNE,
II) Kanun yararın bozma ihbarnamesinin 5809 sayılı Kanunun 63/10-2. maddesinde belirlenen cezai yaptırımın elli günden yüz güne kadar adli para cezası olduğu gözetilmeyerek üst sınırı aşacak şekilde hüküm kurulmasına ilişkin bildirmiş olduğu görüş yönünden;
Sanığın, katılan adına 30.12.2016 günü üç ayrı abonelik sözleşmesi hazırlaması yönündeki eyleminin belirlenecek cezada alt sınırdan uzaklaşılmasını gerektiren ve TCK'nun 61. maddesinde yazılı bir takdiri artırım sebebi olduğu hususu da göz önünde bulundurularak, 5809 sayılı Kanunun 63/10-2. maddesinde öngörülen ceza miktarının elli günden yüz güne kadar adli para cezası olduğu gözetilmeden, temel cezanın üst sınırı aşacak şekilde 150 gün karşılığı adli para cezası üzerinden belirlendiği anlaşıldığından,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriğindeki hususlar yerinde görüldüğünden Erzurum 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 18.02.2020 tarih, 2019/142 esas ve 2020/129 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nun 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, 10.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.