Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1396
Karar No: 2020/4594
Karar Tarihi: 17.09.2020

Resmi belgede sahtecilik - iftira - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/1396 Esas 2020/4594 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada, sanık resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, iftira suçundan dolayı da hüküm kurulmuştur ve bu hüküm bozulmuştur. Sanık, trafik kazası sonrası sahte sürücü belgesi kullanmakla suçlanmıştır. Ancak, kusursuz olduğu tespit edilen bir katılana karşı yapılan iftira sonucu mahkumiyet hükümleri bozulmuştur. TCK'nin 268. maddesi, başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunu, TCK'nin 267/1. maddesi ise iftira suçunu tanımlamaktadır.
11. Ceza Dairesi         2020/1396 E.  ,  2020/4594 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, iftira
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I-Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
    Gerekçeli karar başlığında “23/09/2008” olarak yanlış yazılan suç tarihinin, “18/09/2008” olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamanın hukuka uygun olarak yürütüldüğü, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan hükmün ONANMASINA,
    II-Sanık hakkında “iftira” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
    1-Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, TCK"nin 268. maddesinde tanımlanan “başkasına ait kimlik ve kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması, TCK"nin 267/1. maddesinde tanımlanan “iftira” suçunun oluşması için ise, yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle işlemediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesi gerekir.
    Somut olayda, sanığın suç tarihinde gerçekleşen maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası sonrası, kolluk görevlilerince trafik kazası tespit tutanağı ve trafik suç tutanağı düzenlendiği sırada, görevlilere katılan ... adına düzenlenmiş sahte sürücü belgesini ibraz ettiğinin iddia olunması ve gerçekleşen trafik kazası nedeniyle katılan adına herhangi bir soruşturma veya kovuşturma yürütülüp yürütülmediğinin dosya kapsamından anlaşılamaması karşısında, suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi bakımından; görevlilerce tanzim edilen 18/09/2008 tarihli trafik kazası tespit tutanağında ...’ın kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun bulunmadığı yönündeki tespitleri de dikkate alınarak, ... hakkında şüpheli sıfatıyla herhangi bir soruşturma veya kovuşturma yürütülüp yürütülmediğinin araştırılması; katılan adına bir soruşturma ya da kovuşturma yürütüldüğünün tespiti halinde, sanığın eyleminin TCK’nin 268. maddesi uyarınca “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması”, aksi durumda ise TCK’nin 206. maddesinde düzenlenen “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu” oluşturacağı gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme neticesinde suç vasfında da yanılgıya düşülerek sanık hakkında “iftira” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2-Kabule göre de; “18/09/2008” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “23/09/2008” şeklinde yanlış yazılması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi