Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/138
Karar No: 2013/5203
Karar Tarihi: 07.05.2013

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/138 Esas 2013/5203 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir kadastro itiraz davasında çekişmeli parsellerin tapuya kaydı ve tesciline ilişkin kararı değerlendirdi. Murisin diğer mirasçılara mal kaçırma iddiasıyla tapudan satılan parsellerin gerçekte bağış olduğu tespit edildi ancak, bu bağışın murisin tasarruf nisabını aşmaması gerektiğine dikkat çekildi. Mahkeme, kadastro mahkemesinin bu tür haklara ulaşmak için açılan davalar için görevli olmadığını belirtti ve kararın bu yönüyle kanuna aykırı olduğu vurgulandı. Kararda, tapuda kaydı bulunmayan taşınmazların satışının menkul satışına ilişkin hükümlere tabi olduğu, ispat konusunun farklı bir konu olduğu ve genel ispat kurallarının bu konuda da geçerli olduğu ifade edildi. Medeni Kanunun mirasa ilişkin hükümlerine göre, kişiler bıraktıkları mirasın ancak belli bir miktarı üzerinde tasarruf yetkileri bulunup, bu miktarın aşılması halinde, tasarruflarının iptaline ve işlemin tenkisine karar verilebileceği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri: 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi ve HUMK'nun 440. maddesi.
20. Hukuk Dairesi         2013/138 E.  ,  2013/5203 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


    Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 16/04/2012 gün ve 2011/17365 - 2012/5832 sayılı ilamıyla red-onama ve bozma kararı verilmiş, süresi içinde davalılar ... ve ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Kadastro sırasında ... Köyü 102 ada 11, 114 ada 20, 26, 119 ada 20, 58, 27, 33, 40, 39, 34, 38, 59 ve 120 ada 21 sayılı parseller ...,
    114 ada 29, 119 ada 10, 24, 137 ve 109 ada 23 sayılı parseller ...,
    119 ada 22, 23, 24, 25, 71 ve 72 sayılı parseller ... adına tesbit edilmiştir.
    Davacı ..., çekişmeli taşınmazların babası ... kaldığını, kendisinden mal kaçırmak için taşınmazların kardeşleri olan davalılara satış yapıldığını, taşınmazlarda hissesi bulunduğunu bildirerek dava açmıştır.
    Orman Yönetiminin 114 ada 20 ve 119 ada 58 sayılı parsellerin orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla açtığı dava bu dava ile birleştirilmiştir.
    Mahkemenin 21.06.201 gün ve 2006/29-2 sayılı, davanın kısmen kabulüyle 114 ada 20 ve 119 ada 58 sayılı parsellerin orman niteliğiyle Hazine adına, 102 ada 11, 114 ada 26, 114 ada 29, 109 ada 23, 119 ada 20,119 ada 25, 119 ada 27, 119 ada 33, 119 ada 34, 119 ada 38, 119 ada 39, 119 ada 40, 119 ada 58, 119 ada 59, 119 ada 10, 119 ada 22, 119 ada 23, 119 ada 24, 119 ada 71, 119 ada 72, 119 ada 137 ve 120 ada 21 sayılı parsellerin 1/3 paylar ile ... mirasçıları ..., ... ve ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin kararı, Hazine ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 16.04.2012 gün ve 201/17365-5832 sayılı kararı ile Hazinenin temyiz dilekçesi süre nedeniyle red edilmiş, ... ve ..."nun 114 ada 20 sayılı parsele ilişkin temyiz itirazları red edilerek bu parsele ilişkin hüküm onanmış, davalı gerçek kişilerin temyiz itiazları red edilerek, çekişmeli 102 ada 11, 114 ada 26, 114 ada 29, 109 ada 23, 119 ada 20,119 ada 25, 119 ada 27, 119 ada 33, 119 ada 34, 119 ada 38, 119 ada 39, 119 ada 40, 119 ada 59,119 ada 10, 119 ada 22, 119 ada 23, 119 ada 24, 119 ada 71, 119 ada 72, 119 ada 137 ve 120 ada 21 sayılı parsellere ilişkin hüküm onanmış, çekişmeli 119 ada 58 sayılı parsele ilişkin hüküm ise bu parselle ilgili bir biri ile çelişen iki hüküm fıkrası bulunduğundan söz edilerek bozulmuş,
    Bu kez, ... ve ...; Daire kararının düzeltilmesini istemiştir.
    1) Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürüldüğü, dairemizin kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygun olduğundan, davalı gerçek kişilerin çekişmeli 114 ada 20 ve 119 ada 58 sayılı parsellere ilişkin yerinde görülmeyen tüm karar düzeltme nedenleri ve itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2) Davalı gerçek kişilerin çekişmeli 102 ada 11, 114 ada 26, 114 ada 29, 109 ada 23, 119 ada 20,119 ada 25, 119 ada 27, 119 ada 33, 119 ada 34, 119 ada 38, 119 ada 39, 119 ada 40, 119 ada 59,119 ada 10, 119 ada 22, 119 ada 23, 119 ada 24, 119 ada 71, 119 ada 72, 119 ada 137 ve 120 ada 21 sayılı parsellere yönelik karar düzeltme istemine gelince; Mahkemece, bu

    parsellerin ortak muris ..."ya aitken onun tarafından davalılara satıldığından söz edilerek onlar adına tesbit edilmişse de, çekişmeli parsellerin ... tarafından çocukları olan davalılara satışının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bunun gerçekte bağış olduğu, satışı duyan kimsenin bulunmadığı gerekçesiyle, parselin ortak murisin tüm mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmişse de, dinlenen yerel bilirkişi ve tanıkları, çekişmeli parsellin ..."ya aitken, sağlığında davalı gerçek kişilere satıldığını,..."nin kadastro tesbitine itiraz etmediği ve tesbitten sonra öldüğünü bildirdiklerine göre, mahkemenin satışa ilişkin delil bulunmadığı şeklindeki gerekçesi yerinde olmadığı gibi, çekişmeli parsellerin ..."ya aitken, onun tarafından davalılara satıldığını davacı tarafta kabul etmektedir. Tarafların anlaşamadığı konular, .... bu yerleri davalı oğullarına satıp satamayacağı, yapılan bu satışın geçerli olup olmadığıdır.
    Tapuda kayıtlı olmayan taşınmazların satışı menkul satışına ilişkin hükümlere tabidir. Satış adi senetle olabileceği gibi, bir şekil şartı bulunmadığından sözlü de olabilir. Menkullerde satışın tamamlanması satılanın teslimi ile mümkündür. Ancak; ispat konusu farklı bir konu olup, genel ispat kuralları bu konuda da geçerlidir. Medenî Kanunun mirasa ilişkin hükümlerine göre, kişiler bıraktıkları mirasın ancak belli bir miktarı üzerinde tasarruf yetkileri bulunup, bu miktarın aşılması halinde, tasarruflarının iptaline ve işlemin tenkisine karar verilebilecektir. Yerleşik Yargıtay uygulamaları ile usûl tarafından füru ya yapılan satışlarda asıl niyetin satış değil bağış olduğu kabul edilmektedir. Menkullerin bağışı da bir sıhhat şekline tabi olmayıp, karşılıklı irade beyanları ve teslim ile gerçekleşmektedir. Somut olayda çekişmeli taşınmazların miras bırakan ... tarafından davalılar ... ve ..."ya satıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığına, tapu kaydı bulunmayan bu taşınmazların satışında gerçek niyet bağış olmasına rağmen, gerçekte ve görünen işlemden her hangi biri şekle tabi olmadığına ve böyle bir şekle riayetsizlik söz konusu olmayacağına göre, asıl gerçekleştirilmek istenen bağış sözleşmesinin ayakta tutulması mümkündür. Ancak, yapılan bağış, diğer mirasçıların mahfuz hissesini aşmamalı, başka deyişle murisin tasarruf nisabı içinde bulunmalıdır. Bu konular yenilik doğrucu bir hakkın kullanımına ilişkin olup, kadastro mahkemesi bu tür haklara ulaşmak için açılan davalarda görevli olmadığından, davacı gerçek kişinin tasarruf nisabının aşıldığı iddiasını da içeren davasında görevsizliğe ve sözü edilen bu parsellerin tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle bu parsellere ilişkin tesbitin iptaline ve tüm mirasçılar adına tescile ilişkin yerel mahkeme kararı kanuna aykırı olduğu gibi, bu kararın onanmasına ilişkin daire onama kararı da doğru değildir.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalıların çekişmeli 114 ada 20 ve 119 ada 58 sayılı parseller için verilen yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin Daire kararının düzeltilmesi isteminin ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme nedenleri ve itirazlarının REDDİNE,
    2) Yukarıda ikinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişilerin karar düzeltme isteminin kabulü ile çekişmeli .... Köyü 102 ada 11, 114 ada 26, 114 ada 29, 109 ada 23, 119 ada 20,119 ada 25, 119 ada 27, 119 ada 33, 119 ada 34, 119 ada 38, 119 ada 39, 119 ada 40, 119 ada 59, 119 ada 10, 119 ada 22, 119 ada 23, 119 ada 24, 119 ada 71, 119 ada 72, 119 ada 137 ve 120 ada 21 sayılı parsellere ilişkin, Dairenin 16.04.2012 gün ve 2011/17365-5832 sayılı onama kararının, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K."nun 440. maddesi gereğince KALDIRILARAK, yerel mahkemenin 21.06.2011 günlü ve 2006/59-2 sayılı bu parsellere ilişkin hükmünün aynı nedenlerle BOZULMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 07.05.2013 gününde oy birliği ile karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi