10. Hukuk Dairesi 2015/4901 E. , 2015/5434 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılamada hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Kurum avukatının, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- 24.12.2003-11.08.2004 tarihleri arasında dava dışı .... Otomotiv Mot. Araçlar Tic. Ltd. Şti.nin temsil ve ilzama yetkili temsilcisi olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmayan davacının, kendisine gönderilen ve 2003 yılı 6,7,8,9,10,11,12, aylar ile 2004 yılı 1,2,3,4,5,6,7,8. aylara ait davadışı şirketin prim borçları nedeniyle gönderilen 2004/20724 sayılı ödeme emrinin zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile iptalini istediği anlaşılmaktadır.
Zamanaşımı süresi bakımından 3917 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 08.12.1993 tarihinden önceki dönemle, 5198 sayılı Yasanın yürürlüğü sonrasına ilişkin prim ve gecikme zamları yönünden, Sosyal Sigortalar Kurumu’nun alacak hakkı, Borçlar Kanunu’nun 125. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Giderek, zamanaşımının başlangıç tarihi ise, yine, Borçlar Kanunu’nun 128. maddesi gereğince alacağın muaccel olduğu tarihtir. Zamanaşımının kesilmesi ve durdurulmasına ilişkin Borçlar Kanunu’nun 132. ve ardından gelen maddeleri de burada aynen geçerlidir. 08.12.1993 tarihinde yürürlüğe giren, 3917 sayılı Kanunun getirdiği düzenlemenin geçerli olduğu tarihler arasındaki döneme ilişkin prim ve gecikme zammı alacakları yönünden ise, 6183 sayılı Kanunun zamanaşımına ilişkin 102. ve ardından gelen maddeleri geçerlidir. Bu yönde 102. madde hükmüne göre zamanaşımı süresi 5 yıl olup, zamanaşımı süresinin başlangıcı ise, alacağın vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden yıl başıdır.
Eldeki davada; davacının, 24.12.2003-11.08.2004 tarihleri arasında Limited Şirketinde temsil ve ilzama yetkili ortak olduğu ve bu kapsamda davaya konu ödeme emrilerine konu borçlar nedeniyle, ortak ve temsilcisi olduğu dönemde tahakkuk eden prim alacaklarında zamanaşımı definin dikkate alınması isabetli ise de, müteselsil sorumluluk bakımından, 506 sayılı Yasanın 79. maddesi gereğince davacının sorumlu olacağı primlerin kapsamı belirlenirken, primlerin ait olduğu ayın sonunda tahakkuk edeceğinin ve buna göre 11.08.2004 tarihinde ortaklığı ve temsil yetkisi sona eren davacının zamanaşımına uğramayan 2004 Yılı 7. aydan dolayı sorumlu olduğunun dikkate alınmaması, suretiyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden,bhüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince, hüküm düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : Hüküm fıkrasının tamamen silinmesi ile yerine;
"1-Davanın kısmen kabulüne, davacının davalı kurumca gönderilen 2004/20724 sayılı ödeme emrine konu dönemlerden 2004 Yılı 7. aydan dolayı 2727,53 TL prim aslı, 5831,82 TL gecikme zammı (30.05.2012 tarihi itibari ile) tutarından sorumlu olduğunun tespitine, ödeme emrine konu dönemlerden 2004 Yılı 7. ay hariç diğer dönemlere ait borçtan zamanaşımı ve temsil yetkisinin sona ermesi nedenleriyle sorumlu olmadığının tespitine, bu dönemler bakımından ödeme emrinin iptaline,
2-Kısmen Kabule göre, 6183 sayılı Yasanın 58. maddesi gereğince reddedilen 2004 yılı 7. Ay borç aslının %10"u tutarında haksız çıkma tazminatının davacıdan tahsili ile davalı kuruma verilmesine,
3-Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan, karar ve ilam harcı tayinine yer olmadığına,
4-Davacı yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.500,00 TL vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, kısmen redde göre 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı kuruma verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılmış olduğu anlaşılan 100,00 TL davetiye gideri, 7,50 TL müzekkere gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 17,60 TL Yargıtay posta masrafı olan toplam 625,10 TL yargılama giderinin kısmen kabule göre 546,96 TL"sinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine," ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.