Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/11281 Esas 2014/22426 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11281
Karar No: 2014/22426

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/11281 Esas 2014/22426 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/11281 E.  ,  2014/22426 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Beyşehir Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :11.12.2013
    NUMARASI :Esas no:2012/230 Karar no:2013/439

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından; kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davalıdan kaynaklanan davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir hadisenin ispatlanmamış olmasına, davacının manevi tazminat talebinin reddinin bu sebeple sonucu bakımından doğru bulunmasına göre, davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları ile aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan hususlara ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Tüm dosya kapsamından; davacı koca tarafından açılıp reddedilen ve bu davaya dayanak teşkil eden ilk boşanma davasının 28.11.2007 tarihinde açıldığı, davanın "kadının boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışı kanıtlanamadığından ve de bağımsız ev temin etme yükümlülüğünü yerine getirmeyen ve eşini kendi anne ve babası ile aynı evde yaşamaya zorlayan kocanın tamamen kusurlu olmasından dolayı reddedildiği, kararın 25.09.2008 tarihinde kesinleştiği, bu tarihten sonra tarafların bir daha bir araya gelmedikleri anlaşılmaktadır. Bu kez davacı (kadın), eldeki bu davayı Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı olarak "fiili ayrılık" nedeni ile açmıştır. Mahkeme, ilk davanın reddinden sonra tarafların üç yıl süreyle bir araya gelmedikleri gerekçesi ile boşanma kararı vermiş ve tarafları eşit kusurlu olarak kabul etmiş ise de; retle sonuçlanan ve kesinleşen kocanın ilk boşanma davasında, kadının boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışı kanıtlanamadığına göre, bu tarihten önceki olaylar artık kadına kusur olarak yüklenemeyecektir. Fiili ayrılık süresi içinde de kadının kusurlu bir davranışı ortaya konulamamıştır. Bu durumda bağımsız konut temininden kaçınan; eşini, anne ve babası ile aynı evde yaşamaya zorlayan davalı kocanın boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyleyken, bu durumla çelişen ve ilk davadan önceki olaylara ilişkin olan davalı kocanın tanık beyanlarına dayanılarak davacı kadının da kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesi ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı kadının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi, isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.12.11.2014(Çrş.)

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.