20. Hukuk Dairesi 2012/12603 E. , 2013/5131 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü, 218 ada 11 parsel sayılı 15313,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ev ve tarla niteliğiyle .... mirasçıları ... ve ortakları adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle edinilemeyeceği iddiasıyla taşınmazın tespitinin iptali ve Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine ve dava konusu taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; davacı Hazine vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 06.12.2007 tarih ve 2007/13246 - 15871 sayılı kararı ile hüküm bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Yörede Mera Teknik Ekibinin yaptığı çalışmada, çekişmeli taşınmazın bulunduğu söğüt mevkiindeki 55 tahrir numaralı Hazineye ait mera nitelikli vergi kaydı kapsamındaki taşınmazın, köy yerleşim yeri ve tarla olarak kullanıldığından söz edildiği, Hazine bu mera nitelikli vergi kaydına da tutunduğu halde, yapılan keşifte yerel bilirkişinin bu kayıtların köylerine ait yaylalara ait olduğu ve çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere 8-10 km uzakta olduğu şeklindeki soyut beyanı ile yetinilmiş, bu kayıt yöntemince uygulanmamış, çekişmeli parselin mera niteliğinde olup olmadığı yöntemince araştırılmadığı belirtilerek, yapılacak keşifte yerel bilirkişilerden çekişmeli taşınmazın mera sayılan yerlerden olup olmadığı sorulmalı, mera nitelikli vergi kayıtları ve diğer karar ve haritalar yerel bilirkişiler vasıtasıyla uygulanmalı, bilinmeyen sınırlar konusunda taraflara tanık dinletme olanağı verilmeli, yerel bilirkişi sözleri komşu parsel ve yakın parsellerin kayıtları ile memleket haritasında geçen mevki ve yer isimleri ile denetlenmeli, çekişmeli taşınmazın bitki örtüsü ve toprak yapısı itibariyle mera sayılan yerlerden olup olmadığı yönünde ziraat uzmanı bilirkişiden bilimsel verileri içeren rapor alınmalı, fen elemanı bilirkişiye keşfi ve kayıt uygulamasını yansıtan krokili rapor düzenlettirilmeli ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmeli" denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne ve dava konusu ...Köyü, 218 ada 11 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın 21.09.2011 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 12300,17 m² yüzölçümündeki bölümünün 218 ada 11 parsel sayısı ve orman vasfıyla Hazine adına, aynı krokide (A) harfi ile gösterilen 3012,83 m² yüzölçümündeki bölümün tespit gibi miras hisseleri oranında davalı gerçek kişiler adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından redde konu krokide (A) harfi ile gösterilen bölüme yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 21.11.1949 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp, arazi kadastrosu sonuçları ile birlikte ilân edilen aplikasyon ve 25.10.2010 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 06/05/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.