Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2135
Karar No: 2020/5946
Karar Tarihi: 17.12.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/2135 Esas 2020/5946 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/2135 E.  ,  2020/5946 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26.12.2016 tarih ve 2014/289 E- 2016/593 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin ayrı ayrı esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi"nce verilen 06.03.2019 tarih ve 2018/561 E- 2019/351 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından duruşmalı, davalı vekili tarafından duruşmasız olarak istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 15.12.2020 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, M/V Kaşif Kalkavan isimli geminin 11.01.2004 tarihinde yükünü boşaltmak için Haydarpaşa limanına yanaştığını, TCDD Haydarpaşa Liman İşletmeleri Müdürlüğü tarafından geminin tahliye operasyonuna başlandığını, dava dışı Milli Savunma Bakanlığı"nın alıcısı olduğu emtianın bulunduğu konteynerin vinç yardımı ile tahliyesi sırasında güvertede bulunan gemi adamlarının uyarılarına rağmen vinç operatörünün hareketine devam etmesi sonucunda konteynerin içindeki yükün denize düştüğünü, ayrıca gemi gövdesinde de hasar meydana geldiğini, böylelikle davalının çalışanının kusuru ile yük gemiden ayrıldıktan sonra dava konusu kazanın ve yükteki hasarın meydana geldiğini, hasardan dolayı davalı TCDD Haydarpaşa Liman İşletmeleri Müdürlüğünün sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından önceden verilen teminat mektubunun dava dışı MSB tarafından tazmin edilmesi yolu ile tahsil edilen bedelin iadesi için İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2005/593 Esas sayılı dosyasında İstanbul Muhakemat Müdürlüğü aleyhine dava açıldığını (İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesinin 2006/123 Esas sayılı dosyası), bu aşamada her türlü talep haklarının zayi olmaması ve davalı tarafa rücu hakkının kullanılması bakımından işbu davanın ikame edildiğini ancak müvekkili tarafından İstanbul Muhakemat Müdürlüğü aleyhine açılan davanın neticesinde müvekkilinin haklı olduğuna karar verilmesi hali dışında bir durumun zuhur etmesi halinde TCDD Haydarpaşa Liman İşletmeleri Müdürlüğüne rücu hakkı doğacağından müvekkilinin İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2005/593 E. sayılı dosyası üzerinden açmış olduğu davanın sonucunun beklenilmesini, HAMIST00361 numaralı konşimento tahtında taşınan ve davalı çalışanının kusur ve ihmali ile oluşan yük hasarının tanzimi için müvekkilinden fiilen tahsil edilen 217.392,85 TL"nin tediye tarihi olan 19.10.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının Kaşif Denizcilik A.Ş ile Rize Denizcilik A.Ş"yi temsil yetkisinin bulunmadığını olayda müvekkili kuruluşun herhangi bir kusurunun olmadığını, olay günü geminin Haydarpaşa Limanı rıhtımına yanaştığını, gemi personeli olmaması nedeni ile geminin çalışmasının 8:00/16:30 vardiyasına kaldığını ve tahliye sırasında Milli Savunma Bakanlığına ait bir adet şaftın konteynerden düşerek hasarlandığını, 40 fit ebadındaki flat tipi konteynerin uzunluğu 12 metre olmasına rağmen konteyner muhteviyatı eşyanın 16 metre olduğunu, emtianın konteyner içine yerleştirilebilmesi için baş ve sol taraftaki yan duvarlarının konteyner tabanına kapatıldığını, ayrıca yükün üzerine özelliğine dair hiçbir uyarı ve işaret konulmadığını, ikaz yapılmadığını, diğer taraftan sapanlamanın liman içi personeli tarafından yapılması gerekirken pazar günü olması sebebi ile mesai ücreti yatırılarak işçi temin edilmesi gerektiği halde bundan kaçınılarak sapanlama ve vizing işlemlerinin gemi personelince yerine getirildiğini, sonuç olarak emtiadaki hasara Turkon A.Ş donatan ve malın alıcısının sebep olduğunu, zararın oluşmasında müvekkili kuruluşun herhangi bir kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, davacı Turkon"un dava konusu ...-6 numaralı konteynerin TCDD Haydarpaşa Liman İşletmeleri Müdürlüğü tarafından gemiden tahliyesi esnasında, yükün denize düşerek hasarlanmasından dolayı yükün alıcısı Milli Savunma Bakanlığı tarafından nakliye sigortacısı Başak Sigorta"dan tahsil edilemeyen mal bedeli dışındaki zararını davacının daha önce İstanbul Muhakemat Müdürlüğüne vermiş olduğu teminat mektubundan karşıladığı, bu şekilde Milli Savunma Bakanlığının teminat mektubunu paraya çevirme yoluyla davacıdan 217.392,85 TL tahsil ettiği, İstanbul 51. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2006/123 Esas sayılı dosyası üzerinden görülen dava neticesinde Milli Savunma Bakanlığının teminat mektubundan tahsil etmiş olduğu 217.392,85 TL"nin 93.629,21 TL"sinin Turkon"a iadesine karar verilerek söz konusu kararın kesinleştiği, bu durumda davacı Turkon"un Milli Savunma Bakanlığına ödemiş olduğu zarar miktarının 123.763,64 TL olduğu, İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesinin 2005/458 Esas sayılı dosyasında alınan 05.08.2015 tarihli rapor ile mahkemece alınan 20.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda dayanakları ile açıklandığı üzere, yükün hasarlanmasında taşıyıcı Turkon ile tahliye işlemini yapan TCDD"nin eşit oranda kusurlu oldukları, davacı vekili tarafından her ne kadar İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesinin 2005/458 Esas ve 2006/123 Karar sayılı ilamının esas alındığı 25.09.2006 tarihli bilirkişi raporunda tahliye işi ve hasardan TCDD"nin %100 oranında sorumlu olduğunun değerlendirildiği söz konusu kararın kesinleşmiş olması sebebiyle bu karar doğrultusunda davalının %100 kusurlu ve sorumlu olduğunun kabulü gerektiğinin ileri sürüldüğü fakat davalı vekilinin bahsetmiş olduğu İstanbul Denizcilik Mahkemesinin 2005/458 Esas ve 2006/123 Karar sayılı ilamında "tahliye işlemini yapan TCDD İşletmeleri Genel Müdürlüğü" nün dava konusu taşıma olayında, taşımayı üstlenen Turkon"un muavin şahsı konumunda olduğu, taşıyanın TTK"nın 1061 ve 1062/1 maddelerine göre taşıtana, gönderilene ve konişmentonun yetkili hamillerine karşı sorumlu bulunduğu, taşıyanın somut olayda kusuru olmadığını ispatlaması halinde muavini olan TCDD Genel Müdürlüğüne rücu etme imkanının bulunduğu" gerekçesi ile Başak Sigorta tarafından yük ilgilisi-alıcısı Milli Savunma Bakanlığına ödenen 227.924,30 Euro mal hasarının taşıyıcı Turkon ile tahliye işlemini gerçekleştiren TCDD"den müteselsilen tahsiline karar verildiğinin belirtildiği, söz konusu mahkeme ilamında Turkon ile TCDD"nin olaydaki kusurları ile ilgili kesin bir hüküm bulunmadığı, bu nedenle davalı vekilinin yukarıda bahsolunan savunmasına itibar edilmediği açıklanarak dava dışı Milli Savunma Bakanlığının alıcısı olduğu yükün TCDD tarafından yapılan tahliye işlemi sırasında hasarlanmasından dolayı dosya davacısı taşıyıcı Turkon Konteyner Taş. A.Ş ile davalı TCDD"nin %50"şer oranında kusurlu oldukları, davacı Turkon"un söz konusu hasardan dolayı Milli Savunma Bakanlığına ödemiş olduğu tazminat tutarının 123.663,64 TL olması nedeniyle bu tutarın %50"sine isabet eden 61.881,82 TL"sinin ödeme tarihi olan 19.10.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıya rücu edebileceği kanaatiyle davanın kısmen kabulü ile 61.881,82 TL"nin 19.10.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiş ve bu karara karşı, davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1) Davacının M/V Kaşif Kalkavan gemisi ile Hamburg"dan İstanbul"a taşımasını yaptığı dava dışı Milli Savunma Bakanlığı"na ait emtianın davalının liman personeli tarafından kullanılan vinç ile gemiden limana tahliyesi esnasında konteynerlerden birinin vinçten denize düşmesi sonucu meydana gelen hasar sebebiyle, davacı tarafından dava dışı Milli Savunma Bakanlığı"na sunulan banka teminat mektubunun nakde çevrilmesi üzerine, davacı tarafından dava dışı Milli Savunma Bakanlığı aleyhine açılan 132.320,81 Euro "nun iadesi davasında davanın kısmen kabulü ile 50.203,33 Euro karşılığı 93.629,21 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Davacı işbu davada, Milli Savunma Bakanlığı uhdesinde kalan 82.117,48 Euro"nun rücuen davalıdan tahsilini talep etmektedir.
    Aynı hasara ilişkin, aynı taraflar arasında İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2017/141 Esas ve 2017/280 Karar sayılı dosya üzerinden görülen davada, davacı Turkon Konteyner Taşımacılık ve Denizcilik A.Ş davalı TCDD"den, dava dışı Milli Savunma Bakanlığı"nın sigortacısı olan dava dışı Başak Sigorta A.Ş"ye ödediği hasar bedelinin rücuen tazminini talep etmiş olup; mahkemece yükün taşımasının davacı Turkon A.Ş tarafından yapılıp tahliye işleminin ise TCDD personelince yerine getirildiği, tahliye işlemini yapan TCDD’nin taşımayı üstlenen Turkon A.Ş’nin ifa yardımcısı konumunda olduğu, ancak hasarın taşıyanın ifa yardımcısı sıfatı ile hareket eden TCDD personelinin kusurlu eylemi sonucunda meydana geldiği, taşıtanın sigortacısına yük hasarını ödeyen Turkon A.Ş"nin ödediği tazminatın tamamını TCDD"ye rücu etme hakkının doğduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, verilen karar Dairemizce onanmış, UYAP sistemi üzerinden yapılan kontrolde dosyanın 2019/4284 Esas numarası ile karar düzeltme incelemesi için tevziiye hazır olduğu görülmüştür.
    Bu itibarla, aynı hasara ilişkin aynı taraflar arasında görülen ve davalı TCDD"nin tahliyede kusurlu eylemi sebebiyle hasarın meydana geldiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilen davanın sonucunun beklenmesi ve buna göre bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    2) Bozma sebep ve şekline göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, (2) bozma sebep ve şekline göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden taraflara iadesine, 17.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi