Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10384
Karar No: 2016/8638
Karar Tarihi: 19.04.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/10384 Esas 2016/8638 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı belediye tarafından işçi olarak çalıştırılan davacı, işyerinde fazla mesai, hafta tatili, bayram ve genel tatil alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davacının fazla mesai ücreti alacağı olduğunu kabul etmiş ancak yapılan hesaplama hatalı olduğundan kararı bozmuştur. İşçinin fazla çalışma iddiasını ispat etmekle yükümlü olduğu belirtilmiş ve ücret bordrolarının imzalı olması halinde gereksiz bir iddiayla fazla çalışma alacağı talep edilemeyeceği vurgulanmıştır. İşyeri kayıtları ve tanık beyanları da delil niteliğindedir. Mahkeme kararının bozulması nedeniyle taktiri indirim yönelik temyiz itirazı incelenmemiştir. Kararda, 4857 sayılı İş Kanunu'nun \"Fazla çalışma ücreti\", \"Çalışma süresi sınırları\" ve \"Ücret bordrosu\" maddelerine atıfta bulunulmuştur.
7. Hukuk Dairesi         2016/10384 E.  ,  2016/8638 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
    (İş Mahkemesi Sıfatıyla)
    Dava Türü : Alacak


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davacı , davalı belediyede 14/11/2011 tarihine kadar işçi olarak çalıştığını, 2006 yılından bu yana itfaiyede vardiya usulü dönüşümlü olarak görev yaptığını belirterek fazla mesai, hafta tatili, bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Davacının fazla çalışma ücreti alacağının bulunup bulunmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Davacı işyerinde vardiya usulü dönüşümlü olarak görev yaptığını 3 haftalık vardiya dönüşlerinde 16 saatten fazla çalışmasının olduğunu iddia etmiş, davalı ise davacının fazla mesai ücret alacağının bulunmadığını savunmuştur.
    Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarından ... normalde mesainin saat 16:00"da bittiğini, 3 vardiya halinde her hafta değişik şekilde çalıştıklarını, haftada 1 gün izin aldıklarını, üç vardiya olarak çalıştıklarını, 3 haftada bir 16 saat nöbet olduğunu saat 16:00"da başlayıp ertesi gün saat 08:00"e kadar devam ettiğini beyan etmiş, diğer tanığı ... ise 3 vardiya halinde çalıştıklarını, sabah 08:00"de başlayıp 08:00-16:00, 16:00-24:00- 24:00-08.00 saatlerinde vardiyalı çalıştıklarını, 3 haftada bir 16 saatlik çalıştıklarını bazen ayda 2 defa nöbete kaldıklarını, haftada 1 gün izin kullanıldığını beyan etmiş, davalı tanıklarından ... ise 3 haftada bir 16 saat nöbet tuttuğunu, , haftada 1 gün izin değişen günlerde izin kullandığını beyan etmiştir.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda nöbet çizelgeleri bulunmadığından tanık beyanlarına itibarla davacının itfaiyede çalıştığı dönemde 3 vardiya halinde çalıştığı, günde 8 saat çalışıp Toplu İş Sözleşmesine göre 1.5 saat ara dinlenmesi yaparak günlük 6.5 saat ve haftada 6 gün toplam 39 saat çalıştığı, haftada 1 gün 16 saat nöbet tuttuğu, 16 saatlik çalışmasında da 1.5 saat ara dinlenmesi yaparak haftanın 1 günü 14.5 saat nöbet tuttuğu, bu durumda haftada ortalama 4 saat 50 dakika nöbet tuttuğundan haftalık çalışma süresi 39saat ve 4 saat 50 dakikanın toplamı olan 43 saat 50 dakika olduğundan ve Toplu İş Sözleşmesine göre haftalık çalışma 40 saat olarak belirlendiğinden haftada 3 saat 50 dakika fazla mesai yaptığı kabul edilmiştir.
    Somut olayda davalı işyeri belediye olduğundan vardiya çizelgeleri tutulmuş ve bu çizelgeler dosyaya sunulmuştur. Mahkemece davacının fazla mesai yapıp yapmadığının sunulan vardiya çizelgelerine göre tek tek belirlenmesi ve fazla mesai süreleri hesaplanırken 16 saatlik nöbet gününde daha fazla ara dinlenmesi yapılması gerektiğinin gözetilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile davacının fazla mesai ücret alacağının kabulü hatalı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının taktiri indirim yönelik temyiz itirazının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 19/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi