12. Ceza Dairesi Esas No: 2014/2005 Karar No: 2014/14200 Karar Tarihi: 10.06.2014
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/2005 Esas 2014/14200 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Konya Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık (davacı) kasten öldürme ve gasp suçlarından beraat etmiştir. Ancak, davacı 466 sayılı Kanuna göre tazminat talebinde bulunmuş ve mahkeme 4.519,77 TL maddi ve 15.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. Karar temyiz edilmiş ve Yargıtay Ceza Dairesi davanın kanunda öngörülen süre içinde açıldığına ve yasal şartların oluştuğuna karar vermiştir. Maddi tazminata ise asgari ücret dikkate alınarak karar verilmiştir ancak hesaplamada indirim yapılmamıştır. Ayrıca, olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi talep edilmesine rağmen kararda bu konuyla ilgili bir karar bulunmamaktadır. Bu nedenlerle karar bozulmuştur ve maddi tazminat miktarı 7.137,26 TL'ye yükseltilerek gözaltı tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise 466 sayılı Kanun'un 2. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi ve 322. maddesidir.
12. Ceza Dairesi 2014/2005 E. , 2014/14200 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat Hüküm : 4.519,77 TL maddi ve 15.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat davasının dayanağını oluşturan Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/188-2007/259 Esas, Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) kasten öldürme ve gasp suçlarından beraatine hükmedildiği, hükmün Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından 13.10.2009 tarihinde onanarak kesinleştiği, dosya kapsamından kesinleşmiş beraat hükmünün davacıya tebliğ edildiğine dair belge bulunmadığı, davanın işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunun 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış, 29.05.1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere, ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup bu hak asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağından ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin, maddi tazminat kapsamına dahil edilmesinin mümkün bulunmaması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacı vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Asgari ücret üzerinden maddi tazminata hükmedilmiş olması karşısında, hesaplamada hafta sonu, dini ve milli bayram tatilleri nedeniyle indirim yapılamayacağının dikkate alınmaması, 2-Dava dilekçesinde tazminatlara olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi talep edilmesine rağmen bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükümdeki maddi tazminat miktarının 7.137,26 TL"ye yükseltilmesi ve hüküm fıkrasına "maddi ve manevi tazminata gözaltı tarihi olan 21.03.2003 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.