
Esas No: 2013/655
Karar No: 2013/2575
Karar Tarihi: 22.02.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/655 Esas 2013/2575 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.09.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 20.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... davalı vekilleri tarafından istenmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, dava konusu taşınmazla ilgili ortaklığın giderilmesi davasında verilen yetki belgesine dayanarak dava konusu taşınmaza ait tapu kaydında paydaş olan “... oğlu ...”in soyadının “...” olarak düzeltilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının davasını ispatlamasını istemiştir.
Mahkemece, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı ... davalı vekilleri temyiz etmiştir.
Tapuda kayıt düzeltilmesi davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabilir. Bunun yanı sıra 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda miras bırakanla ilgili olarak düzeltme isteyebilir. Ayrıca bu davaların, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür. Böyle bir yetki verildiğinde yetkiye dayanarak dava açan kişinin aktif dava ehliyeti vardır.
Somut olayda, davacı ... 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1934 Esas numaralı ortaklığın giderilmesi davasının yargılaması sırasında verilen yetkiye dayanarak dava açtığından aktif dava ehliyeti vardır. Tapuda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında tapu müdürlüğü yasal hasım olduğundan davanın onun aleyhine açılması da doğrudur. Ayrıca ortaklığın giderilmesi davasının kesintiye uğramadan tamamlanması için de tarafların delilleri değerlendirilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru değildir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 22.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.