Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/5061 Esas 2020/3568 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5061
Karar No: 2020/3568
Karar Tarihi: 17.06.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/5061 Esas 2020/3568 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı olan kişinin mal kaçırma amacıyla gayrımenkullerini başkasına devrettiğini, bu sebeple cebri icra yetkisi verilmesi için tasarrufun iptali davası açmıştır. Ancak mahkeme davayı reddetmiştir. Davacı vekili tarafından imzalanan bir dilekçede, davanın geri alındığı ve davalıların da ayrı ayrı dilekçeleriyle buna muvafakat ettikleri belirtilmiştir. Mahkeme Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 123. maddesi gereğince, davacının davanın geri alınması talebinin davalının açık rızası olmadan kabul edilemeyeceği ve davalıların da bu talebe muvafakat ettiği göz önüne alındığından, hükmün bozularak dosyanın mahalline gönderilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Kararda Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 123. maddesi detaylı ve açıklayıcı bir şekilde anlatılmıştır.

17. Hukuk Dairesi 2019/5061 E. , 2020/3568 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı ...’dan alacaklı olduğunu, davalı borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun adına kayıtlı herhangi bir mal varlığına rastlanmadığını, davalı borçlunun adına kayıtlı gayrımenkullerini mal kaçırma gayesi ile davalı ...’ye devredildiğinin tespit edildiğini beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufun iptali ile müvekkile cebri icra yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Temyiz inceleme aşamasında davacı vekili tarafından imzalanan 29.07.2018 tarihli dilekçesinde HMK 123"e göre davanın geri alındığı, davalıların da ayrı ayrı verdikleri dilekçeler ile davanın geri alınmasına muvafakat ettikleri beyan edilmiştir.
HMK"nun 123. maddesi “Davacı hüküm kesinleşinceye kadar ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir” hükmüne haiz olup, davalıların da davanın geri alınmasına muvafakat ettiklerinin anlaşılmasına göre davacı vekilinin davanın geri alınmasına ilişkin dilekçesi hakkında bir karar verilmesi için kararın bozularak dosyanın mahalline gönderilmesi gerekir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün resen BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 17/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.