16. Hukuk Dairesi 2012/9728 E. , 2013/1191 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Arık Köyü çalışma alanı içerisinde 120 ada 43 parsel sayılı 5932,80 metrekare yüzölçümündekı taşınmaz zilyetlik ile kazanma şartlarının gerçekleşmemesi nedeniyle, 133 ada 534 parsel sayılı 4.513.668,35 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hali arazi vasfı ile, 133 ada 529 parsel sayılı 6759,04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak vasfı ile ... adına, 117 ada 2 parsel sayılı 3283,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz miras yolu ile gelen hak, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile davacı ... adına, 133 ada 334 parsel sayılı 5166,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz miras yolu ile gelen hak, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile..."nin ölü olduğu beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle ve eşit payla ... ve... adlarına, 133 ada 500 parsel sayılı 9784,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz miras yolu ile gelen hak, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile ..."ın ölü olduğu beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle ve eşit payla ... ve ... adlarına tespit edilmiştir. Davacı ..., miras yolu ile gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 120 ada 43 parsel sayılı taşınmazın tamamının, geri kalan taşınmazların ise bazı bölümlerinin adına tescili iddiası ile dava açmıştır. Yargılama sırasında davacı ..., tapu kaydı ve vergi kaydına dayanmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 133 ada 529 ve 119 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 133 ada 334 ve 500 parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine, teknik bilirkişi rapor ve krokisinde 133 ada 534 parsel sayılı taşınmaz içerisinde (B), (C), (D), (E) ve (G) harfleri ile gösterilen bölümler hakkında açılan davaların reddine, (A) harfi ile gösterilen bölüm ile 120 ada 43 parsel sayılı taşınmazın ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, ... temsilcisi ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- 117 ada 2 ve 133 ada 529 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili dava yargılama sırasında tefrik edilmiş olup belirtilen taşınmazlar bu davada hükme konu edilmediğinden 117 ada 2 ve 133 ada 529 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davacı vekilinin temyiz inceleme isteğinin REDDİNE,
2- Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda belirtilen gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin çekişmeli 133 ada 334 ve 500 parsel sayılı taşınmazlara yönelik ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, bu taşınmazlara ilişkin hükmün ONANMASINA,
3- 133 ada 534 parsel sayılı taşınmaz yönünden yapılan incelemede; mahkemece, taşınmazın (A) bölümü üzerinde davacı taraf yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği, (B), (C), (D), (E) ve (G) harfleri ile gösterilen bölümleri yönünden ise zilyetlikle mülk edinme koşullarının bulunmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; 534 parsel sayılı taşınmazın tutanak aslının 2006/146 Esas sayılı dava dosyasında olduğu, aynı taşınmaz hakkında birden fazla kişi tarafından açılan davanın bu dosyada birleştirilip daha sonra tefrik edildiği ve daha sonra bir kısım davanın tekrar bu dava ile birleştirildiği, böylelikle aynı parsele ilişkin davaların ayrı ayrı görüldüğü dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Kadastro davalarında tutanak aslının dosyada bulundurulması ve aynı parsele yönelik olarak açılan tüm davaların birlikte görülerek sonuçlandırılması zorunludur. Hal böyle olunca; çekişmeli parsele ilişkin açılan tüm davaların birleştirilmesi suretiyle tarafların tüm iddia ve savunmaları doğrultusunda deliller toplanarak ve birlikte değerlendirilerek uyuşmazlığın esastan çözümlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelemesine yer olmadığına,
4- 120 ada 43 parsel sayılı taşınmaz yönünden yapılan incelemede; mahkemece, çekişmeli taşınmazın tarım arazisi olduğu ve davalı lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edilme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazın niteliği konusunda dosyada bulunan ziraatçi bilirkişi raporu yetersiz olup, taşınmaz üzerindeki tarımsal faaliyetin ne şekilde sürdürüldüğü araştırılmamış, davacının köyü terk ederek gittiği yönündeki beyanlar değerlendirilmemiş, tutanak bilirkişi duruşmada dinlenilmiştir. Yetersiz araştırmaya dayanılarak karar verilemez. O halde mahkemece doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen komşu köyden seçilecek yerel bilirkişi kurulu ile aynı yöntemle belirlenecek tanıklar, tespit bilirkişileri, ziraat bilirkişi ve fen bilirkişi katılımı ile keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi, tespit bilirkişileri ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, davacının taşınmazın zilyetliğini terk edip etmediği hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalıdır. Taşınmazın keşifte çekilecek fotoğrafları bilirkişi raporuna eklenmeli, fen bilirkişisinden keşfi takibe elverişli rapor ve harita alınmalı, ziraat bilirkişisinden taşınmazın niteliğiyle ilgili olarak ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 21.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.