Esas No: 2021/8556
Karar No: 2022/1127
Karar Tarihi: 14.02.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/8556 Esas 2022/1127 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kendisine ait olan tarla niteliğindeki taşınmazın kadastro tespitinde hatalı bir şekilde Maliye Hazinesi adına tespit edildiğini, taşınmazın ham toprak niteliğinde olmadığını ve yıllardan beri ziraat yapılan kültür arazisi niteliğinde olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, ilk olarak davanın reddine karar vermiş ancak yapılan temyiz başvurusu sonucu hüküm bozulmuştur. Yapılan ikinci yargılama sonucunda, davacının iddiaları doğrultusunda dava kabul edilerek taşınmazın kadastro tespiti iptal edilmiş ve davacı adına tescil edilmesine karar verilmiştir. Temyiz başvurusuna rağmen hüküm, uygun bulunarak onanmıştır.
- Kanun Maddeleri: 3402 Sayılı Kanun'un 14 ve 17. maddeleri, 6831 Sayılı Kanun, 2/B madde uygulaması.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanun'a esas olmak üzere 6831 sayılı Kanun'a göre yapılıp 22.11.2004 - 22.12.2004 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 3402 sayılı Kanun'a göre yapılıp 22.11.2004 - 22.12.2004 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır.
Davacı 20.12.2004 havale tarihli dava dilekçesinde, ... İli İlçesi ... mahallesi, ... mevkiinde kain 110 ada 291 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı tarla niteliğindeki taşınmazın kadastro tespitinde ham toprak niteliği ile Maliye Hazinesi adına tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın ham toprak niteliğinde olmayıp sürülebilir, ziraat yapmaya elverişli ve yıllardan beri ziraat yapılan kültür arazisi niteliğinde olduğunu, içinde mevcut aşılı ve aşısız armut ağaçlarının yıllardan beri kendisi tarafından mahsulünün toplandığını, ayrıca zemininde asgari 50 yıldan fazla bir zamandan beri ekin ekmek suretiyle ziraat edildiğini, taşınmazın başlangıçta dedesi ...'e ait iken ve sağlığında yıllarca kullandıktan sonra ölümü ile mirasçıları arasında yapılan rızai taksimde dava konusu taşınmaz kısmının kendisine isabet ettiğini ve taşınmazın 25 yıldan beri kendisi tarafından nizasız fasılasız kullanıldığını, bu süre içerisinde ne özel şahısların ne de Maliye Hazinesinin veya başka bir kurumun taşınmazla ilgili itiraz ya da hak iddiasının bulunmadığını, dedesi ...'in zilyetliği de dahil olmak üzere 50 yıldan fazla bir zamandan beri zilyetliğin devam ettiğini, kadastro tespitinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın Maliye Hazinesi adına yapılan tespitinin iptali ile kendisi adına tespit ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş, davacı ... ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilen hüküm, ... 16. Hukuk Dairesinin 11.11.2005 tarihli ve 2005/10831 Esas, 2005/10697 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur. Bozma kararında özetle; "yerel bilirkişi ve tanık beyanları ile uzman bilirkişi raporu çeliştiği halde bu çelişkinin giderilmesine çalışılmadığı, uzman ziraat mühendisinin kendi içinde çelişkili bulunan raporuna değer verilmek suretiyle hüküm kurulduğu belirtilerek Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerinde yazılı şartların davacı yararına gerçekleşip gerçekleşmediğinin tümüyle saptanmasından sonra toplanan deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, 110 ada, 291 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın davacı ... adına tesciline karar verilmiş, davalı Hazine vekilinin temyizi üzerine hüküm Dairece onanmış; ancak davalı Hazine vekili bu kez kararın düzeltilmesini istemiş ve karar düzeltme talebi ... 20. Hukuk Dairesinin 04.12.2014 tarihli ve 2014/6897 Esas, 2014/10227 Karar sayılı kararı ile kabul edilerek ilk derece mahkemesinin hükmü, araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, 110 ada, 291 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul, kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 14.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.