17. Hukuk Dairesi 2018/3614 E. , 2020/3544 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı Güvence Hesabı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, asıl dava dosyasında; davalı sürücünün sevk ve idaresindeki motorsikletin yaya olan davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kazanın davalı tarafın kusurundan kaynaklandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 8.500,00 TL maluliyet tazminatının sürücü yönünden kaza tarihi, diğer davalı için dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili, birleştirilen 2012/265 esas sayılı dosyada ise aynı gerekçelerle 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."ten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, birleştirilen 2012/477 esas sayılı dosyada ise asıl dava dosyasında bilirkişi tarafından hesaplanan maluliyet oranından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla 12.300,00 TL maddi tazminatın davalı sürücü yönünden kaza tarihinden, diğer davalı için ihbar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, Dairemizin 2013/14393 Esas, 2015/4463 Karar sayılı 19/03/2015 günlü bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, toplanan deliller, bilirkişi raporuna ve mahkemenin 2011/374 esas sayılı dosyası yönünden davanın kabulüne, 8.500,00 TL maddi tazminatın davalı ... yönünden olay tarihi olan 15/06/2009 tarihinden itibaren ve davalı Güvence Hesabı yönüyle dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, birleşen Tavşanlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/477-478 sayılı maddi tazminat davası yönünden davanın kısmen kabulüne, 5.713,00 TL maddi tazminatın davalı ... yönünden olay tarihi olan 15/06/2009 tarihinden itibaren ve davalı Güvence Hesabı yönüyle dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, birleşen Tavşanlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/265-231 sayılı manevi tazminat davası yönünden davanın kısmen kabulüne, 7.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 11/06/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."den alınarak davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili ve davalı Güvence Hesabı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Davacının bozma kararı öncesi Hacettepe Üniversitesinden alınan maluliyet raporu, özürlülük ölçütü sınıflandırması sağlık raporları hakkındaki yönetmeliğe göre hazırlanmış, davacının %13 oranında özürlü olduğu tespit edilmiş ve bilirkişi raporunda da bu oran esas alınmıştır.
Bozma kararı sonrası ise Eskişehir ... Üniversitesi 3 kişilik Adli Tıp uzmanı 25/12/2015 tarihli raporu düzenlenmiş ve davacının sürekli maluliyet oranı %5 olarak tespit edilmişse de bu tespitin hangi yönetmeliğe göre tespit yapıldığı belirtilmemiştir. Her iki rapor arasında çelişki bulunmaktadır. Yapılacak iş, önceki bozma ilamında da belirtildiği üzere olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi için hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Yine; Dairemizin bozma kararında gerçek zararın tespit edilebilmesi için davacının kazadan önce elde ettiği net gelirinin tespit edilmesi gerektiği, mahkemece sunulan vergi kayıtları ile sosyal ve ekonomik durum araştırması arasındaki çelişki de gözetilerek esnaf ve sanatkarlar odasına yazı yazılmak ve davacının defterleri incelenmek sureti ile kazadan önce elde ettiği net gelir miktarı belirlenmesi amacıyla karar bozulmuştur.
Bozma sonra Mahkemece yalnızca Tavşanlı Terziler Tuhafiyeciler, Ayakkabıcılar Odası Başkanlığına yazı yazılmış, bila tarihli cevapta gelirin 1.800,00-2.000,00 TL olabileceği bildirilmiş, 23.02.2018 tarihli aktüer bilirkişi raporunda meslek odası cevabına göre ortalama ücret hesabı yapılarak ücretin asgari ücretin 3.60 misli olduğu yönünde afaki bir ücret belirlendiği görülmüştür. Gelen yazı cevabı ile önceki bozma ilamında sözedilen davacının vergi kayıtları ve işleri defterleri incelenerek gelirinin tespit edilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.
4-Davalı Güvence Hesabının manevi tazminatın ferilerine ilişkin temyiz sebepleri yönünden, davacının manevi tazminat talebinin Tavşanlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/265
Esas sayılı dosyası ile talep edildiği ancak gerekçeli karar başlığında birleşen davaların ayrı ayrı belirtilmemesi sebebiyle hükmedilen manevi tazminatın ferilerinden davalı Güvence Hesabının sorumlu olduğu anlamı çıktığı karar başlığında birleşen davaların ayrı ayrı açıkça yazılması ve harçların buna göre düzenlenmesinin mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde görülmekle bozma nedeni yapılmamıştır.
5-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin manevi tazminat miktarına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı Güvence Hesabı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (5) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin manevi tazminat miktarına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ... davalı Güvence Hesabına geri verilmesine 16/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.