10. Hukuk Dairesi 2021/5108 E. , 2021/11161 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2019/1998-2021/160
İlk Derece
Mahkemesi : Ankara 27. İş Mahkemesi
Dava, itibari hizmet süresi tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davacı ve davalı Kurum vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacının davalı ...Ş. işyerinde geçen ve 28.04.1992 tarihinden itibaren bildirilen hizmetleri için itibari hizmet süresi verilmesini istemiştir.
II-CEVAP
Davalı, Kurum işlemlerinin usul ve kanunu uygun olduğundan davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili bildirimlerin yapıldığını, itibari hizmet kapsamında bir çalışma olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemesince, istinaf incelemesi öncesinde verilen kararına yaptığı atıfla, davacının davalı işverene ait işyerinde 28.04.1992 ile Anayasa Mahkemesinin iptal kararının yürürlük tarihi olan 27.03.2007 tarihleri arasında hizmet akdiyle mülga 506 sayılı Yasaya tabi çalışması nedeniyle 544 gün itibari hizmet süresinin bulunduğunun kabulü ile, “...Davanın kabulü ile;1- Davacının davalı ... Fabrikası A.Ş."ye ait 101000837.10.17.45 sicil sayılı işyerinde 28/04/1992 tarihinden itibaren hizmet akdiyle mülga 506 sayılı Yasaya tabi çalışması nedeniyle 544 gün itibari hizmet süresinin bulunduğunun ve bu sürelerin sigortalı hizmet süresine eklenmesi gerektiğinin tespitine,...” kararı verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince “...Davacı vekili ile davalı Kurum vekilinin istinaf başvurularının HMK"nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,...” karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU NEDENLERİ
Davacı vekili, müvekkilinin bildirilen hizmetlerinin 30.9.2008 tarihine kadar aynı işyeri koşullarında geçtiğini, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının kapsam daraltan değil aksine kapsamı genişleten bir karar olduğunu bu nedenle 30.09.2008 tarihine kadar bildirilen çalışmalar hakkında karar verilmesi gerektiğini savunarak kararın bu yönüyle bozulmasını talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili kurum işlemlerinin usul ve kanunu uygun olduğundan kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı işveren vekili bildirimlerin yapıldığını, itibari hizmet kapsamında bir çalışma olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı vekillerinin tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun’un ek 5’inci maddesi:
“506 sayılı Kanuna göre sigortalı sayılanların, aşağıda sayılan görevlerde geçen sigortalılık sürelerine, bu sürelerin her tam yılı için, hizalarında gösterilen süreler, sigortalılık süresi olarak eklenir.
Sigortalılar hizmetin geçtiği yer eklenecek süre;
I-a) 212 sayılı Kanunla değiştirilen 5953 sayılı basın mesleğinde çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki münasebetleri düzenleyen kanun kapsamına tabi olarak çalışan sigortalılar.
5953 sayılı Kanunu Değiştiren 212 sayılı Kanunun birinci maddesi kapsamına giren işyerleri, 90 gün.
b) Basın kartı yönetmeliğine göre basın kartına sahip olmak suretiyle gazetecilik yaparken, kamu kurumlarına giren ve bu kurumlarda meslekleriyle ilgili görevlerde istihdam edilen sigortalılar, basın müşavirlikleri, 90 gün.
II - (Değişik bent: 20/06/1987 - 3395/13 md.)
Basım ve gazetecilik işyerlerinden 1475 sayılı Kanun ve değişikliklerine göre çalışan sigortalılar,
a) Solunum ve cilt yoluyla vücuda geçen gaz veya diğer zehirleyici maddelerle çalışılan iş yerleri,
b) Fazla gürültü ve ihtizaz yapıcı makine ve aletlerle çalışarak iş yapılan işyerleri,
c) Doğrudan doğruya yüksek hararete maruz bulunarak çalışılan işyerleri,
d) Fazla ve devamlı adali gayret sarf edilerek iş yapılan işyerleri,
e) Tabii ışığın hiç olmadığı ve münhasıran suni ışık altında çalışılan işyerleri,
f) Günlük mesainin yarıdan fazlası saat 20.00"den sonra çalışılarak yapılan işyerleri,90 gün.
III -(Ek bent: 20/06/1987 - 3395/13 md.)Gemi adamları, gemi ateşçileri, kömürcüler, dalgıçlar, denizde, 90 gün.
IV - (Ek bent: 20/06/1987 - 3395/13 md.) (...)*, fabrika,atölye, havuz ve depolarda, trafo binalarında çalışanlar,
1. Çelik, demir ve tunç döküm,
2. Zehirli, boğucu, yakıcı, öldürücü atölye, havuz ve depolarda, trafo binalarında ve patlayıcı gaz, asit, boya işleriyle gaz da çalışanlar, maskesi ile çalışmayı gerektiren işlerde,
3. Patlayıcı maddeler yapılmasında,
4. Kaynak işlerinde çalışanlar, 90 gün.
Kesirlerin hesaplanmasında tam yıl 360 gün olarak alınır. Fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (Çalışılan gün sayısı x 0,25) formülü uygulanır.”
Düzenlemesini içermektedir. Bu maddeye göre, sigortalıların itibari hizmetten yararlanabilmesi için iki koşulun birlikte gerçekleşmesi gerekir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 28.04.1992-01.10.2008 tarihleri arasında Susurluk Şeker Fabrikasında elektrik atölyesinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Mahkemesince davacının 30.09.2008 tarihine kadar bildirilen hizmetleri için kanuni düzenlemeye uygun olarak hesaplanan itibari hizmet süresinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacıya iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 29/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.