23. Hukuk Dairesi 2015/5479 E. , 2018/46 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen sıra cetveline itiraz davası sonucunda verilen hükmün gerekçesi değiştirilmek ve düzeltilmek suretiyle onanmasına ilişkin Dairemizin 02.02.2015 gün ve 2014/10615 Esas, 2015/490 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Şikayetçi vekili, müvekkilinin takip konusu alacağı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’ndan devraldığını, bu devrin adı geçen kuruluşa ait imtiyazları da kapsadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile müvekkilinin alacağının üst sıraya alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Şikayet olunanlar vekilleri, şikayetin reddi gerektiğini savunmuşlardır.
İcra Mahkemesi’nce iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 4389 sayılı Yasa’nın Ek 5. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nce iptal edildiği, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun Geçici 13. maddesinin de ancak diğer alacaklıların muvazaadan ari haklarına zarar verilmemesi kaydıyla uygulanabileceği, somut olayda bu uygulamanın diğer alacaklılara zarar vereceği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiş, mahkemece verilen karar Dairemizin 02.02.2015 günlü, 2014/10615 E., 2015/490 K. sayılı ilamı ile gerekçesi değiştirilmek ve düzeltilmek sureti ile onanmıştır.
Bu kez, asıl ve birleşen davada davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 17,20 TL harç ve takdiren 315,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 16.01.2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Müşteki, ... ye devredilen ... ve ... AŞ’ nın, alacaklarının ... dan temlik alındığını, temlik alınan alacağın imtiyazları ile birlikte devraldığını, sıra cetvelinde temlik alınan alacağın imtiyazlı alacak olarak yer alması gerektiğini iddia etmiştir.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 106/5. maddesinde “Yönetim ve denetimi Fona intikal eden banka hakkında iflas kararı verilmesi hâlinde Fon, iflas masasına 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 206 ncı maddesinde yer alan üçüncü sıradaki tüm imtiyazlı alacaklılardan önce, ancak Devletin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının 6183 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere imtiyazlı alacaklı sıfatıyla iştirak eder.” Görüldüğü üzere, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu"nun 106/5. maddesindeki 14.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren değişikliğe göre, ... (Fon) alacaklarına, üçüncü sıradaki imtiyazlı alacaklardan önce ancak Devletin ve Sosyal Güvenlik Kuruluşlarının 6183 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere imtiyaz tanınmıştır.”
Keza, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 136. maddesinde, Fon alacaklarının tahsilini teminen, Fon tarafından bu Kanun hükümleri çerçevesinde açılan ve/veya takip edilen dava ve takiplerde verilen ihtiyatî haciz veya tedbir kararları uyarınca üzerine ihtiyatî haciz veya tedbir konulan para, her türlü mal, hak ve alacaklar, bu davalara konu alacakların yasal teminatını oluşturur ve karar kesinleşinceye veya takip sonuçlanıncaya kadar devam eder. Mahkemece karara bağlanan alacaklar, tedbir konulan para, mal, her türlü hak ve alacakların bedeli, Devletin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının 6183 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere, imtiyazlı alacak olarak öncelikle tahsil olunacağı belirtilmiştir.
5411 sayılı Kanunun 106/5. fıkrası iflasta sıra cetvelinde, 136. maddesi ise hacizde sıra cetvelinde Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen banka alacaklarının “imtiyazlı kamu alacağına” dönüştüğünü göstermektedir. Somut olayda ... AŞ ve ... AŞ’nin Fona intikal eden alacakları da “imtiyazlı kamu alacağı” mahiyetindedir. TBK nın 189/1. fıkrası gereğince temlik edilen alacağın öncelik ve bağlı hakları da devralan(temlik alana) şirkete geçer. Müşteki Şirketin, hacze iştirak koşullarının bulunması halinde, Devletin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının 6183 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere, imtiyazlı alacak olarak sıra cetvelinde pay ayrılması gerekir. Ancak somut olayda yerel Mahkemece anılan Kanun hükümlerine yanılgılı anlam verilerek, müşteki varlık şirketinin imtiyazdan yararlanamayacağı sonucuna varılmak suretiyle asıl ve birleşen şikayetin reddine dair kararının bozulması gerekirken Dairemizce onandığı, bu nedenle karar düzeltme talebinin kabulü gerekirken reddine dair Sayın çoğunluğun kararına muhalifim.