8. Hukuk Dairesi 2017/529 E. , 2017/879 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Borçlu vekili, takip konusu ilamın kamulaştırmasız elatma tazminatına ilişkin olduğunu, icra harç ve vekalet ücretlerinin maktu hesaplanması gerekirken dosya hesabında nispi hesaplandığını bu durumun ilama, kanuna ve usule aykırı olduğunu ileri sürerek dosya hesabının ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 6487 Sayılı Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik yapılması Hakkında Kanunun 21. Maddesi ile Kamulaştırma Kanunun Geçici 6. Maddesinin değiştirildiği, bu madde kapsamında ""açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir "" düzenlemesinin yer aldığı, bu nedenle dosya hesabında nispi harç ve nispi vekalet ücretine ilişkin yapılan hesaplamanın iptali ile harç ve vekalet ücretinin İcra Müdürlüğü"nce maktu olarak hesaplanması gerektiği nedeni ile şikayetin kabulüne karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa’nın 21. maddesi ile değişik 2942 sayılı Yasa’nın Geçici 6. maddesinin 7. fıkrasında; ""Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir."" Yine 13. fıkrasında; ""04.11.1983 tarihinden bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihe kadar kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazların idare tarafından kamulaştırılması hâlinde kamulaştırma bedeli ve mahkemelerce malikleri lehine hükmedilen tazminatlar için de bu maddenin on birinci fıkrası, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan her türlü davalarda ise yedinci fıkra hükümleri uygulanır."" düzenlemeleri mevcuttur.
Ancak 6487 sayılı Yasa"yla değişen, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun Geçici 6. maddesinin 13. fıkrası, Anayasa Mahkemesi’nin 13/11/2014 tarihli ve 2013/95 Esas 2014/176 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. İptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra, yürürlüğe girmesine karar verilmiş ise de; Anayasa"nın 11. maddesinde, Anayasa"nın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi düzenlenmiş, 138. maddesi ise hakimlere herşeyden önce Anayasa"ya uygun olarak hüküm verme yetkisi tanımıştır. Anayasa"nın 11. ve 138. maddeleri, hakime Anayasa"ya aykırılığı saptanmış, Yasa hükmünü iptal kararı yürürlüğe girmemiş olsa bile uygulamama yetkisini hatta yükümlülüğünü vermektedir. Zira iptal edilen hükmün uygulanması, hak arama hürriyetinin içini boşaltma anlamına gelecek ve Hukuk Devleti ilkesi ihlal edilmiş olacaktır. Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesi ve Danıştay"ın iptal kararının yürürlüğe girmemiş olması halinde dahi Anayasa"ya aykırılığı saptanmış Yasa hükümlerinin uygulanamayacağına işaret eden kararları vardır. Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararını duyurması, iptal edilen Yasa"nın uygulanmasını durdurucu bir tedbir niteliğine bürünmektedir. Karar gerekçelerinin yazımı ve yayımlanmasının uzun süre alması karşısında hiç olmazsa iptal kararının duyurulması, Anayasa"ya aykırı Yasa hükmünün uygulanmasını engelleyecektir. (Turan Yıldırım Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İd. Huk. Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi-Amme İdaresi Dergisi, cilt:26) İptal hükmünün Resmi Gazete"de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girecek olması Kanun Koyucuya Anayasa"ya uygun yeni Yasa maddesi hazırlanması için verilmiş süre olup, bu süre iptal hükmünün uygulanmasını engellemeyecektir.
Somut olayda; 18.11.2014 karar tarihli takip konusu ilamda; İdarenin kamulaştırmasız elatma eyleminin 1986 yılı ve sonrasına ait olduğu anlaşılmaktadır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun Geçici 6. maddesinin 13. fıkrası Anayasa"ya aykırı görülerek 13.11.2014 tarihinde Anayasa Mahkemesi"nce iptal edilmiş olmakla uygulanırlığı kalmamıştır. Böylece 1983 yılından sonraki el koymaya ilişkin kamulaştırmasız elatma bedellerine ilişkin dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin maktu hesaplanması söz konusu olmayıp nispi olarak belirlenmelidir.
Bu durumda, Mahkemece anılan iptal kararı gereğince artık icra harçları ve icra vekalet ücretinin nispi hesaplanması gerektiği nazara alınarak, borçlunun şikayetinin reddine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçeyle bu konuya ilişkin istemin kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 30.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.