Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/490
Karar No: 2013/4937

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/490 Esas 2013/4937 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/490 E.  ,  2013/4937 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Kadastro Mah. Sıf.)

    Taraflar arasındaki kadastro tesbite itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Yörede 1984 yılında yapılan Kadastro sırasında ...Mahallesi, 40 ada 28 parsel sayılı 12164 m² yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesinde “zeytin ağaçları... zevcesi ..."ye aittir” belirlemesi ve 40 ada 17 parsele uygulanan K.evvel 1321 tarih 47 ve 48 sıra tapu kayıtlarının miktar fazlası olarak Hazine adına tesbit edilmiş; ... ve ... tarafından yapılan itiraz üzerine, Kadastro Komisyonunca, 20.12.1984 tarih ve 264 sayılı karar ile itiraza konu 28 parselin cebel ve fundalık görünümünde bulunduğu ve bu gibi yerlerin özel mülkiyete konu teşkil etmeyeceği gerekçesiyle itirazın reddine karar verilerek senetsizden 2613 sayılı Kanunun 22. maddesinin (H) fıkrası gereğince Hazine adına tesbit ve ilân edilmiştir.
    Davacı ... vekili, 30.01.1985 tarihli dilekçe ile müvekkili adına tesbit edilen 40 ada 17 parsele uygulanan K.evvel 1321 tarih 47 ve 48 sıra tapu kayıtlarının dava konusu taşınmazı kapsadığı iddiasıyla kadastro komisyon kararının iptali ile davacının murisi evveli Hanife (İbrahim zevcesi) adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davacı vekilinin davayı takip etmeyeceğini beyan etmesi nedeniyle dosya işlemden kaldırılmış ve 3 aylık süre içerisinde yenilenmediğinden, H.U.M.K."nun 409. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm, davacı mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılıp yapılmadığı anlaşılamamıştır.
    Temyize konu dava, 2613 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro tesbitine itiraza ilişkin olup, 2613 sayılı Kanun 09.10.1987 tarihli ve 3402 sayılı Kanunun 48. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır. 3402 sayılı Kanunun geçici 4. maddesinin birinci fıkrası uyarınca “Tapulama ve kadastro mahkemelerince bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce kesin hükme bağlanmış uyuşmazlıklara bu Kanun uygulanmaz. Tapulama mahkemeleri ile kadastro mahkemesi sıfatıyla görev yapan asliye mahkemelerinde halen görülmekte olan davalar ile 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılacak davalara bu Kanun hükümleri uygulanır.”
    Somut olayda, 3402 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden önce kesinleşmiş bir karar bulunmadığından davada 3402 sayılı Kanunun 28. maddesinin uygulanması gerektiği, davacı vekilinin dava dilekçesinde iddia ve delilleri olarak K.evvel 1321 tarih 47 ve 48 sıra tapu kaydını bildirmekle delillerini hasretmiş bulunmaktadır. Ayrıca, davacı vekilinin yargılama sırasında davacı müvekkilinin öldüğü ve mirasçılarına ulaşamadığından davayı takip etmeyeceğini beyanı üzerine, dosya, H.U.M.K madde 409 uyarınca işlemden kaldırılarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Oysa, davacının ölümü ile vekalet ilişkisi son bulduğundan, Av. ...t"un beyanına itibar olunamaz. Hal böyle olunca; davacının

    mirasçıları tesbit edilerek davadan haberdar edilmeli, davayı takip etmeleri halinde 3402 sayılı Kanunun 29/1. maddesi gereğince gelmeyen tarafın yokluğunda duruşma yapılacağı, taraflardan hiç biri gelmese dahi dosyanın işlemden kaldırılmayacağı, hâkimin, toplanması mümkün olan delilleri inceleyeceği ve 30"uncu madde hükmünce işi karara bağlayacağı gözönünde bulundurularak 3402 sayılı Kanunun 29 ve 30. maddeleri nazara alınarak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, aksi görüş ve kanaatle davacının davasının H.U.M.K."nun 409. maddesi gereğince açılmamış sayılması yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    Kabule göre de; kadastro hâkiminin infaza elverişli şekilde karar vermesi ve sicil oluşturması gerekirken, çekişmeli taşınmazın tescili konusunda karar verilmemesi de doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı mirasçılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 02/05/2013 günü oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi