12. Ceza Dairesi Esas No: 2013/20203 Karar No: 2014/14010 Karar Tarihi: 06.06.2014
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/20203 Esas 2014/14010 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edildi. Ancak, karar TCK'nın 50/6. maddesiyle ilgili bir yanlış anlama nedeniyle bozuldu. Bu madde, hapis cezasının paraya çevrilmesi seçeneği olarak değiştirildi. Ancak, mahkeme sanığın hapis cezasını adli para cezasına çevirdiği için karar bozuldu. Ayrıca, katılanın vekili tarafından temyiz edildiği ve vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılana verilmesi gerektiği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri TCK 179/3, 50/1-2 ve 50/6'dır. TCK 50/6'nın hükmünün kesinleşmesinden sonra uygulanması gerektiği ve hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi seçenek yaptırım olarak değiştirildiği belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi 2013/20203 E. , 2014/14010 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Hüküm : TCK"nın 179/3, 50/1-2. maddeleri gereğince mahkumiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü; Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak; 1-TCK"nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırım” ibaresinin 01.03.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 26.02.2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım ,diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK"nın 50/6. maddesinde hükmün kesinleştikten sonra Cumhuriyet Savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlendiği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi, 2-Yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren katılan yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi; Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının 50/6. maddenin uygulanmasına ilişkin 4. paragrafının hükümden çıkarılması, hükme “katılan kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık asgari ücret tarifesine göre 660 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılana verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.