11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11923 Karar No: 2020/4545 Karar Tarihi: 16.09.2020
Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/11923 Esas 2020/4545 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, mühür bozma suçundan dolayı hapis cezasına mahkumiyet kararı vermiştir. CMK'nin 231. maddesinin 8. fıkrasına göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 02.02.2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu göz önünde bulundurulmuştur. Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında hak yoksunluklarına hükmedilmemesi gerektiği belirtilmiştir. Yargılama hukuka uygun olarak yapılmış, suç vasfı doğru biçimde belirlenmiş ve ceza kanuni takdir sınırlarında uygulanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2019/11923 E. , 2020/4545 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mühür bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrasının son cümlesi hükmü uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 25.09.2009 tarihinden itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 02.02.2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede; Kasten işlenmiş suçlardan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilemeyen 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Bozma kararına uyularak yapılan yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA, 16.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.