16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/575 Karar No: 2020/3895 Karar Tarihi: 14.09.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/575 Esas 2020/3895 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2018/514-2019/192 sayılı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verilmiş, yapılan istinaf başvurusu ise esastan reddedilmiştir. Dosya incelenerek yapılan incelemede, usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, vicdani kanının kesin ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirlenmiştir. Ancak Tayin edilen temel cezadan terörle mücadele kanununun 5. maddesi uyarınca artırma yapılırken kanun maddesi ve fıkrasının belirtilmemesi hukuka aykırı olduğu için kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddesi ve fıkrasının düzeltilmesi mümkün olduğundan, hükmün ikinci maddesi düzeltilerek onanmasına ve dosyanın Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Hüküm kanunların 314/2 ve 3713 sayılı kanunun 5.maddesi ile TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca verilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2020/575 E. , 2020/3895 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.05.2019 tarih ve 2018/514 - 2019/192 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi ile TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, tanık beyanları ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Tayin edilen temel cezadan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5. maddesi uyarınca artırım yapılırken 3713 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrası uyarınca artırım yapıldığının belirtilmesi gerektiği gözetilmeden, uygulama maddesinin yalnızca 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün ikinci fıkrasından “3713 sayılı yasanın 5. maddesi gereğince” ibaresinin çıkarılarak yerine "3713 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrası gereğince” kısmı eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Antalya 8. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.