16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/4055 Karar No: 2020/3891 Karar Tarihi: 14.09.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/4055 Esas 2020/3891 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri ile TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca mahkum edildiğini belirtiyor. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi ve hükmolunan cezanın süresine göre şartlarının bulunmadığına karar verildi. Dosyanın İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verildi. Kanun maddelerine göre, öğrenciyi örgüte müzahir okula gitirmek örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemedi. Usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı ve yargılama sürecindeki tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Hüküm, eksiksiz olarak sergilenen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde tartışıldı ve temyiz davası esastan reddedildi. Kanun maddeleri açıklandıktan sonra, kararda detaylı bir özet sunulmadığı için daha ayrıntılı bir açıklama yapılamıyor.
16. Ceza Dairesi 2020/4055 E. , 2020/3891 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi ile TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, tanık beyanları ve gerekçe içeriğine göre sanığın çocuğunu örgüte müzahir okula göndermesinin örgütsel faaliyet ya da delil olarak değerlendirilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Bozmaya uyularak yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.