Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/934
Karar No: 2013/954
Karar Tarihi: 14.02.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/934 Esas 2013/954 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2013/934 E.  ,  2013/954 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Osmandede Köyü çalışma alanında bulunan 121 ada 10, 11; 123 ada 11 ve 23 parsel sayılı 4.516.29, 9.344.95, 41.351,14 ve 34.825,95 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir. Davacı ... tarafından davalı Hazine ve Osmandede Köyü tüzel kişiliği aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanakları ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve çekişmeli 123 ada 23 sayılı parselin davacı ... adına tesciline, 121 ada 10 sayılı parselin fen bilirkişisi raporunda (C), 121 ada 11 sayılı parselin (D) harfi ile gösterilen bölümlerinin mera olarak sınırlandırılmasına, 123 ada 11 sayılı parselin fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün davalı Hazine adına tarla niteliği ile tesciline, 121 ada 10, 11 ve 123 ada 11 sayılı parsellerin geriye kalan bölümlerinin davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; çekişmeli taşınmazlardan 123 ada 23 sayılı parselin 5.100 metrekarelik bölümünün davacının babası ... adına olan 19.12.1995 tarih 7 nolu tapu kaydı kapsamında kaldığı, 123 ada 23 sayılı parselin tapu kaydı kapsamı dışında kalan bölümü ile 123 ada 11 sayılı parselin Hazineye ait olan Haziran 1937 tarih 53 nolu tapu kaydı kapsamı dışında kalan bölümü ve 121 ada 10 sayılı parselin fen bilirkişisi raporunda (C), 121 ada 11 sayılı parselin (D) harfi ile gösterilen bölümleri üzerinde davacı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği, bu taşınmazların mera olmadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece Haziran 1937 tarih 53 ve 19.12.1995 tarih 7 numaralı tapu kayıtlarının oluşum belgeleri getirtilmemiş, tapu kayıtlarının oluşumundan önce tapu kayıtları kapsamının kimlerin tasarrufunda olduğu, mera ya da kaçak yitik kişilerle ilgisi olup olmadığı yöntemince araştırılmamış, tapu kayıtları mahalline uygulanıp kapsamları yöntemince belirlenmemiş, tapu uygulamasında çekişmeli taşınmazları kenardan çevreleyen komşu parsellerin tespit tutanaklarının dayanağını oluşturan kayıtlardan yararlanılmamıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için; öncelikle taraflardan iddia ve savunmalarıyla ilgili deliller istenmeli, Haziran 1937 tarih 53 ve 19.12.1995 tarih 7 numaralı tapu kayıtlarının oluşumuna esas tüm belgeler ile varsa haritaları getirtilmeli, komşu parsellerin tutanak ve dayanağını oluşturan belgeler getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi kurulu ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve üç kişiden oluşacak ziraatçı bilirkişi kurulu da hazır olduğu halde keşif icra edilmelidir. Taşınmazın başında icra edilecek keşif sırasında varsa tarafların dayanağı olan tapu kayıtlarının haritası uygulanıp kapsamı 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmelidir. Ancak tapu kayıtlarının krokisi zemine uygun değilse ve uygulama kabiliyeti yok ise tapu kayıtlarının sınırlarına itibar edilmelidir. Tapu kayıtları ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle okunup kayıtlarda yazılı hudutlar yerel bilirkişilere zeminde göstertilmeli, yerel bilirkişilerin zeminde gösterdiği hudutlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmelidir. Kayıtlarda yazılı olup yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu suretle kayıtların kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmelidir. Keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazların niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tespit ve belirtmelik tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, uzman ziraat mühendisleri kurulundan arazinin niteliği, komşu mera parseli ile arada ayırıcı doğal ya da yapay unsur bulunup bulunmadığı, taşınmazlar üzerinde tarımsal faaliyetin ne şekilde sürdürüldüğü konusunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır. Mahkemece yapılacak gözlem de ayrıntılı olarak tutanağa geçirilmelidir. Yargılama sırasında toplanan delillerin tutanakların edinme sebebi sütunundaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişilerinin tamamı tanık sıfatıyla dinlenilip aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, beraberde götürülecek teknik bilirkişiye keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı ve çekişmeli taşınmazlar ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmelidir. Keşifte taşınmazların dört tarafından fotoğrafları çekilmeli, çekişmeli taşınmazların niteliği değerlendirilirken komşu parsellerin nitelikleri üzerinde durulması gerektiği de düşünülmelidir. Çekişmeli taşınmazların öncesinin davacının halen sağ olduğu anlaşılan babası ...’ya ait iken davacıya devredildiği belirlendiğine göre ... ve ... adına kayıt ve belgesiz olarak arazi tespit ve tescil edilip edilmediği yöntemince araştırılmalı, Tapu Sicil, Kadastro, Özel İdare ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüklerinden sorularak saptanmalı, miktar sınırlandırılması dikkate alınarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,14.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi