Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/18701 Esas 2014/22150 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/18701
Karar No: 2014/22150

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/18701 Esas 2014/22150 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/18701 E.  ,  2014/22150 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Germencik Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :23.01.2013
    NUMARASI :Esas no:2011/324 Karar no:2013/39

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Davacı; davalı Halil ile evli olduklarını, eşi Halil"in malik olduğu aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerine, diğer davalı banka lehine İpotek tesis edildiğini, bu işleme rızası olmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasını istemiş, mahkemece istek kabul edilmiş, karar davalı banka tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu taşınmazın aile konutu olarak özgülendiği tartışmasızdır. Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi gereğince, taşınmaz üzerinde hak sahibi olan eşin tasarrufu, diğer eşin açık rızasına bağlıdır. Bu rıza alınmadan taşınmaz üzerinde hak sahibi olan davalı koca, diğer davalı banka lehine 29.05.2009 tarihinde ipotek tesis ettirmiştir. İpotek tesis tarihinde tapu kütüğünde taşınmazın "aile konutu” olduğuna ilişkin bir şerh bulunmadığına göre, lehine ipotek tesis edilen bankanın kazanımı iyiniyetli olması halinde korunur (TMK md. 1023). Zira, Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesi ile tapuya güven ilkesine bir istisna getirilmiş değildir. Kanunun iyiniyete hukuki bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır. İyiniyetin varlığı asıl olduğuna göre, lehine ipotek tesis edilen bankanın kötüniyetli olduğunu kanıtlama yükümlülüğü bunu iddia edene düşer (TMK md. 6). Dosya içindeki belgelerden, lehine ipotek tesis edilen davalı bankanın kötüniyetli olduğu kanıtlanamamıştır. Şu hale göre, tapuya güven ilkesini esas alan Türk Medeni Kanunu’nun 1023. maddesi koşulları işlem tarafı olan banka lehine gerçekleşmiştir. Öyleyse ipoteğin kaldırılması davasının reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir (H.G.K.’nun 24.04.2013 tarih, 2012/2-1567 Esas. 2013/579 Karar sayılı ilamı).
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.10.11.2014(Pzt.)
    KARŞI OY YAZISI
    Malik olmayan eşin "açık rızası" alınmadan yapılan işlem kesin hükümsüzdür.
    Usul ve yasaya uygun olan mahkeme kararının onanması gerektiği görüşündeyiz.
    Bu nedenle değerli çoğunluğun görüşüne katılamıyoruz.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.